Proje Yönetimi Tarihçesi: 1945 – 1960

Türkiye’de eğitim ve danışmanlık verdiğim firmalar neredeyse yıllardır proje yöneten firmalar. Dünya’da neredeyse 70-80 yıl önce yaşanmış ve çözümü bulunmuş problemleri bugün hala yaşayan firmalar gördüğümde üzülüyorum. Proje Yönetimi’nin tarihçesini yazarak bu konuda olgunlaşma sürecini biraz açmak istiyorum;

Eğitimlerimde ilk projeler alarak Piramitleri söylerim. O kadar uzağa gitmeyeceğim, yakın tarihten başlayacağım.

1940’larda projeler “çitin üstünden bakan” departman yöneticileri ile gerçekleştiriliyordu. Departman yöneticileri Proje Yöneticisi rolünü oynarlardı. Üst yönetim departman yöneticilerini toplar ve projenin gerçekleştirilmesi talimatını verirdi. Departman yöneticileri kendi aralarında konuşur, görev paylaşımı yapar, her departman yöneticisi üzerine düşen işi yaptığında topu çitin karşı tarafına atar, karşı tarafın yakalamasını beklerdi. Topu karşı tarafa attıktan sonra sorumluluk almazlar, sorumluluğun karşı tarafta olduğunu düşünürlerdi. Proje başarısız olduğunda top elinde olan departman yöneticisi suçlu olurdu.

Proje ile ilgili bilgi almak için tek bir sorumlu yoktu. Bilgi alınmak istendiğinde ilgili departman yöneticisine gidilmek zorunda kalınıyordu. Küçük projelerde problem yoktu ama projeler büyüdükçe ve karmaşıklaştıkça sıkıntılar artmaya başladı.

2. Dünya Savaşının ardından başlayan soğuk savaş dönemi önemli savunma sanayi projelerini ortaya çıkardı. Böylesine önemli ve büyük projeleri (B52, Polaris Denizaltısı vb.) çitin üstünden bakarak yönetmek mümkün değildi. Devlet projeler konusunda tek bir kontak kişi olmasını istiyordu. Savunma Sanayi öncelikle küçük projelerde proje yönetimi mantığına geçmeyi tercih etti. NASA, uzay programındaki tüm işlerde proje yönetimi kullanma kararı aldı.

Havacılık ve savunma sanayinde bütçeler %200-300 aşılıyordu. Proje Yönetimi olmaması bir yana, öngörüler, tahminler konusunda çok başarısız sonuçlar alınıyordu.

1960’ların başında havacılık ve savunma sanayinde proje yönetimi oturmaya başlamış, tedarikçilerinde bu mantıkla çalışması istenir olmuştu.

Devlet standartlaştırma beklentisi içindeyken, yüzlerce tedarikçinin planlama ve raporlama süreçlerini standartlaştırmaları kolay değildi. Devlet, proje yaşam döngüsü ve maliyetler ile ilgili planlama ve kontrol süreci geliştirdi. Böylelikle ayrılan bütçelerin planlandığı gibi harcanması sağlanabilecekti. Devletin başlattığı bu çalışma zamanla tüm devlet çalışmalarına sadapte edilmeye başlandı.

Yararlanılan Kaynak: Project Management: A Systems Approach to Planning, Scheduling, and Controlling – 11th Edition – Harold Kerzner

Aşağıdaki yazıları da beğeneceksiniz:

Takip Edin:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

20 − sixteen =

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.