Kategori arşivi: Organizasyon

Zor Çalışan Arketipleri

Bad Management Behaviors

Arketip Ortak davranışlar
Güvensiz Yönetici • Başkalarının kendisi hakkında ne düşündüğü konusunda aşırı endişe duyar
• Sonucu az etkili olsa bile, karar vermede (veya bir karara bağlı kalmada) kronik bir yetersizlikten muzdaripdir
• Özellikle üst yönetimin etkisinde kalarak bir projenin veya toplantının yönünü sık sık değiştirebilir
• Özellikle gerekli olmadığında uzmanlıklarını öne çıkarma fırsatlarını değerlendirir, kendilerini daha önemli göstermek için başkalarını küçümseyebilirler.
• İnsanların işlerini ne zaman, nerede ve hatta nasıl başardıkları dahil, ekip veya projeyle ilgili her şeyi kontrol etmeye çalışırlar
• Her kararın ve detayın onaylanmasını isterler
• Bilgi ve kaynak akışını kontrol etmek amacıyla ekibin diğer departmanlardaki meslektaşlarla veya üst yönetimle etkileşime girmesine izin vermezler
Kötümser • Toplantılardan, üst yönetimden, diğer meslektaşlardan, her şeyden şikayet ederler
• Yeni bir girişimin veya projenin başarısızlığa mahkum olduğunu ilan ederler
• Özellikle inovasyon veya yeni çalışma yöntemleri hakkındaki konuşmalarda “bunu zaten denedik ve başarısız oldu” şeklinde yaklaşırlar
• Bir taktiğin veya stratejinin risklerine anında dikkat çekerler
• Durum olumlu olsa bile söyleyecek olumsuz bir şey bulurlar
Mağdur • Kendileri için üzülür, başkalarının da aynısını yapmasını beklerler
• Yanlış giden şeylerin sorumluluğundan kaçıp suçu başka insanlara veya dış faktörlere yüklerler
• Neden hatalı olamayacaklarına dair bahaneler sunarak yapıcı geri bildirimi geri çevirirler
• Şikayet ederek ve “zavallı ben” tavrıyla başkalarını aşağıya çekerler
• Olumsuz duygular içinde debelenirler
• Özellikle kendileri için başarısızlığı tahmin etmeyi iyi bilirler
Pasif-agresif • Son teslim tarihlerini karşılamayı kabul ettikten sonra kasıtlı olarak göz ardı ederler
• Tutmayacakları sözler verirler
• Kaba davranır (örneğin, bir toplantıda sizi görmezden gelmek veya sözünüzü kesmek) ve sonra onlarla yüzleştiğinizde bir sorun olduğunu inkar ederler. “Her şey sizin kafanızda” veya “Neden bahsettiğiniz hakkında hiçbir fikrim yok” gibi iddialarda bulunurlar.
• Öfke veya asık surat ifade eden ancak iyi olduklarında ısrar eden bir beden dili sergilerler
• Yaptığınız işten memnun olmadıklarını ima etmek ancak bunu açıkça söylemeyi veya size doğrudan geri bildirimde bulunmayı redderler
• Hakaretlerini iltifat olarak gizlemeye çalışırlar. Örneğin, “Ne kadar rahat bir tarzın var!” aslında “Bence tembelsin” anlamına gelebilir
• Bir anlaşmazlık durumunda hatalı olan sizmişsiniz gibi görünmek için kelimelerinizi çarpıtırlar
 Her şeyi bilen • “Doğru yol benim yolum” tavrını sergilerler
• Konuşmaları tekeline alır, bölünmeyi reddeder ve başkalarının yerine konuşurlar
• Kendi fikirlerini üstün olarak konumlandırırlar
• Eleştirileri veya geri bildirimleri dinlemezler
• Küçümseyici bir tonda konuşurlar
• Başkalarının zaten anladığı şeyleri tekrar açıklarlar
• Nadiren soru sorar veya merak gösterirler
• Grup başarılarını kendilerine mal edip  paylaşmazlar
• Davet edilmeden sohbetlere girerler
Zorlayıcı • Sizi doğrudan veya dolaylı olarak çalışmaya yeterince kararlı olmamakla suçlarlar
• Neredeyse imkansız standartlar belirlerler
• Size gereksiz veya uygunsuz yoğun işler verirler
• Kariyerlerinde yaptıkları fedakarlıkları gururla paylaşır, sizin de benzerlerini yapmanız gerektiğine inanırlar
• Başarılarınızı küçümserler
• Özel hayatınızı önemsemezler
• Belirli bir nesle olumsuz özellikler atfederler (“Y Kuşağı tembeldir” veya “Z Kuşağı çok alıngandır vb.)
• Ayrımcılık, adaletsizlik vb. konuların varlığını inkar ederler (“Ben bunu başardım. Sizin neden başaramadığınızdan emin değilim.”)
• Kötü şartlara maruz kaldıklarını iddia ederler 
Önyargılı • Olumlu bir özellik hakkında, sanki buna sahip olmanıza şaşırmışlar gibi yorum yaparlar (“Çok açık sözlüsün!”)
• Çoğunluk tarafından kabul edilebilir görülen bir davranışı olumsuz veya profesyonellik dışı olarak etiketlerler 
• Kişiliğiniz nedeniyle yetenekli olmadığınızı veya bir şeye ilgi duymadığınızı varsayabilirler (“O projede çalışmak isteyeceğinden şüpheliyim. Bakması gereken bir ailesi var.”)
• Aşağılayıcı veya sahte yakınlık duygusu çağrıştıran ifadeler veya kelimeler kullanırlar (“tatlım”, “kardeşim” vb.)
• Basmakalıp varsayımlarda bulunur veya birinin kişisel özelliğini inkar edebilirler (“Yönetici olacak kadar yaşlı görünmüyorsunuz”)
• Önyargı veya ayrımcılık yokmuş gibi davranırlar 
Politik • Başarılarıyla övünürler
• Her şeyden kendilerine pay çıkarırlar
• Kariyerlerine yardımcı olabilecek konumda olan kişilere yakın dururlar, iyilik yaparlar
• Sorumlu olmadıkları halde sorumluymuş gibi davranırlar
• Özellikle yollarına çıktıklarına inandıkları iş arkadaşları hakkında dedikodu yapar,  söylentiler yayarlar
• Çoğunlukla ekip veya şirket hedefleri pahasına kendi gündemlerini zorlarlar
• Güçlü görünmek için bilgi saklarlar
• Sizi katılmanız gereken bir toplantıya davet etmeyerek veya işinizle ilgili kritik ayrıntıları paylaşmayarak baltalamaya çalışırlar

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Projelerde Ürün Sahibi (Product Owner)

Wat doet een Product Owner? (Competenties en taken) - Lean Agile Groep

Ürün sahibi, scrum ekibi tarafından geliştirilen ürünün değerini yöneten ve optimize eden kişidir.

Ürün Sahipleri scrum ekibinin bir parçasıdır. “Müşterinin savunucusu” olarak hareket ederler. Ürünün vizyonunu ve hedefini ekibe açıkça belirtirler. Ürün Vizyonu ve Hedefi, işin türetildiği ve önceliklendirildiği temeldir. Temel amaç iç ve dış paydaşlara değer sunmaktır. Ürün sahibi, ürünün yaşam döngüsünün tamamı için değeri tanımlar, ölçer ve maksimuma çıkarmaya çalışır.

Ürün Sahibinin Sorumlulukları

Ürün Sahipleri, paydaşların ihtiyaçlarını dile getirmelerine, bunları önceliklendirmeye ve değer yaratan çözümler sunmalarını sağlarlar. Ürün Sahibi, organizasyonun farklı alanları arasında koordinasyonu sağlar. Çeşitli paydaşlarla etkileşim ve işbirliği yapmak, yenilikçi çözümler geliştirmek ve mevcut çözümleri iyileştirmek için fırsatlar sunar.Ürün Sahipleri genellikle iş paydaşları ile geliştirme ekibi arasında köprü görevi görürler.

Ürün Sahibi bazı işleri kendisi yapabilir veya scrum ekibi üyelerine devredebilir. Ancak görevleri kimin yaptığına bakılmaksızın, projenin sağlayacağı değerden ve tesliminden sorumlu olan kişi ürün sahibidir.

Ürün Sahibi bir bireydir. Ürün İş Listesi’nde paydaşların ihtiyaçlarının temsilcisidirler. Bir paydaşın Ürün İş Listesinde bir değişiklik talep etmesi durumunda Ürün Sahibi ile görüşülmesi gerekir. Sonuçta karar verici olan Ürün Sahibi’dir. Ürün Sahibi ayrıca müşterilerden ürünle ilgili geri bildirimleri toplar.

Ürün Sahibinin sorumlulukları aşağıdaki gibidir;

  • Müşteri ve Ürün Vizyonunu İletme

Ürün sahibi, müşterinin ve ürünün amaç ve hedefleri konusunda net olmalıdır. Amaç ve hedefler tanımlanmalı ve müşteriler, scrum master, geliştirme ekibi, proje ekibi ve yönetim ekibi gibi ilgili paydaşlara aktarılmalıdır. 

  • Müşteri ihtiyaçlarını dile getirme

Ürün sahibi müşterinin ihtiyaçlarını tahmin edebilmeli ve anlayabilmelidir. Bu, ürün sahibinin sektör ve pazar tecrübesine sahip olması durumunda mümkün olabilir. Yeni gereksinimleri ve değişiklikleri daha iyi öngörebilmek için ürün sahibinin müşteri ihtiyaçlarını proje yaşam döngüsü perspektifinden anlaması gerekir. 

  • Ürün İş Listesini Yönetme

Ürüğn Sahibi, Ürün İş Listesinin sahibidir. Ürün Sahibinin temel sorumluluklarından biri etkin Ürün İş Listesi yönetimidir;

  1. Ürün yol haritasını tanımlama ve yönetme
  2. Ürün Hedeflerini geliştirme ve açıkça iletme
  3. Ürün İş Listesi öğelerini oluşturma ve açıkça iletme
  4. Ürün İş Listesi kalemlerinin belirlenmesi ve önceliklendirilmesi
  5. Ürün İş Listesinin şeffaf, açık ve anlaşılır olmasını sağlamak
  6. Geliştirme sürecinin doğru bir şekilde belirklenmesini sağlamak 
  • Ürün Geliştirmeye Rehberlik Etme

Ürün Sahibi, ürünün vizyonunu ve yol haritasını uygulamada scrum ekibine aktif olarak rehberlik etmelidir. Müşterinin gereksinimlerinde ve vizyonunda bir değişiklik olduğunda, değişikliğin geliştirme ekibine iletilmesi gerekir. Ürünle ilgili tüm toplantılara ürün sahibi dahil edilmelidir. ÜrünSahibi, sprint değerlendirme toplantılarını başlatmalı, katılmalı ve iyileştirme alanlarını belirlemelidir. 

  • Tek İrtibat Noktası Olma

Ürün sahibi, çeşitli paydaşlar için tek iletişim noktası olmalıdır. Ürünün teslimi ve projenin sorunsuz yürütülmesi buna bağlıdır.

Ürün Sahibi Nitelikleri

Ürün Sahipleri bir ürünün hedeflerini anlar, gereksinimleri analiz eder, ürün yol haritasını tasarlar ve paydaşlarla işbirliği yapar. Başarılı bir ürün sahibi olmak için teknolojiyi ve kurumu iyi anlamak ve ürün geliştirme süreçlerine ilişkin özel bilgi sahibi olmak çok önemlidir.

Ürün sahibi rolünü hedefleyen birinin aşağıdaki niteliklere sahip olması gerekir:

  • Scrum ve Çevik Yazılım Geliştirme Metodolojisinin iyi anlaşılması
  • Ürün geliştirme süreci konusunda bilgi
  • Analitik araçların kullanımında yeterlilik
  • Kullanıcı merkezli tasarım ilkeleri hakkında bilgi
  • Tasarım kalite standartları

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Uluslararası Projeler

International Projects News - Global Project Info 2024 - BidDetail

Uluslararası projeleri yönetmek, Proje Yöneticisinin ve Proje Ekibinin kültürel, organizasyonel, coğrafi ve zaman dilimi farklılıklarını yönetmesini gerektirir. Bu nedenle uluslararası bir projeyi yönetmek, standart proje yönetimi tekniklerini uygulamanın ötesine geçer.

Uluslararası bir projede, Proje Yöneticisi, hedeflere ulaşmak için son derece empatik ve yaratıcı bir şekilde, heterojen paydaşlarla ilgilenmek zorundadır. Sosyal becerilerin önemi, uluslararası olmayan bir projeyle karşılaştırıldığında çok büyük bir etkiye sahiptir ve zorluk tam olarak insan yönetimi alanındadır.

Özellikle liderliğin nasıl olması ve motivasyonun nasıl yönetilmesi gerektiği konusunda özel dikkat gösterilmesi gerekir. Her kültürün kendi tercih ettiği liderlik tarzlarına sahip olduğunu unutmamak gerekir. Dolayısıyla uluslararası bir projenin Proje Yöneticisi, projenin bağlamına en uygun olan liderlik tarzını kullanmaya özellikle dikkat etmeli, ekipte çalışacak kişilerin kültürel yönleri hakkında bilgi sahibi olması gerekir.,

Liderliğin önemli bir yönü olan motivasyonla kültürden güçlü bir şekilde etkilenir. Bireysel kültürler özerkliğe değer verir, ekipler görev ve hedeflerle kendilerini organize etmekte özgür bırakılırlarsa kaynaklar iyi çalışır. Kolektivist kültürler ise ekiple etkileşime ve öğle yemeği molaları veya çalışma saatleri dışında birlikte geçirilen zamana değer verirler. Uluslararası ekiplerin sanal olarak çalıştığı durumlarda, proje yöneticisinin kolektivist kültür üyelerini bir araya getirme ve motive etme çabası çok önemli olabilir.

Ekip üyelerini motive ederken dikkate alınması gereken diğer konular, finansal bir ödül veya bunun yerine boş zaman vb. olabilir.

Uluslararası bir projenin Proje Yöneticisinde bulunması gereken özellikler aşağıdadır;

  • Uyarlanabilirlik
  • Gerçeklik—göründüğün gibi olmak
  • Empati kurmak
  • Bağlam ve kültürel konulara duyarlı olmak
  • Yeni çözümleri denemede cesaret sahibi olmak
  • Projeye ve uluslararası bağlama ilgi duymak
  • Yeniliğe açıklık
  • Kişisel istikrar: “Doğru işe doğru kişi” bilincinde olmak
  • Açıklık
  • Sabır ve azim
  • Diğerlerine ve değerlerine saygı duymak

Proje yöneticisi, uluslararası bir projenin ilk aşamalarında, etkili liderlik sağlamak için ekibin oluşturulmasına özellikle dikkat etmelidir;

  1. Kilit paydaşlarla projeyle ilgili doğrudan ve dolaylı beklentileri hakkında görüşmeler yapmak
  2. Projenin ilk toplantılarını dikkatlice planlamak
  3. Projenin ilk toplantılarının içeriğine ve hedeflerine ekip üyeleri ve kilit paydaşlarla birlikte karar vermek
  4. Ekip üyeleri ve kilit paydaşlarla güvene dayalı kişisel ilişkiler kurmaya önem vermek
  5. Projeye dahil olan kültürler arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları araştırmak
  6. İşbirliğinin temel kuralları üzerinde anlaşmaya varmak

Bunların sıradan projelerde bile her zaman yapılması gerekenler olduğu aşikar olmasına rağmen uluslararası projelerde hayati önem taşır. Birini bile kaçırırsanız, ekip üyeleri arasındaki işbirliği ve karşılıklı anlayış sorunları nedeniyle projede zorluklar yaşayabilirsiniz.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Projeler ve Leviathan’lar

Prangalanmış Leviathan – GÜNLÜK

Leviathan, normalde sakin bir şekilde yaşadığı sulardan çıkmaya karar verdiğinde, temas ettiği her şeyi kaosa sürükleyen, yenilmez güce sahip mitolojik bir deniz canavarıdır.

Belirli bir geçmişi olan (en az 20 yıl) şirketlerin içlerinde bazen böyle bir dev bulunur. Kurumda işe yeni başlayan Proje yöneticisi için Leviathan’ı tanımlamak zordur çünkü şirketin yeniliğe ve gelişmeye ne kadar açık olduğunu söylemekten hoşlanan bu kişi genellikle şirketin kurucularından veya uzun süredir üst düzey yöneticilik yapmış bir kişidir.

Yeni katılan Proje Yöneticisi, etik ve şeffaflık yoluyla paydaşlar arasında güveni teşvik ederek, ekipte yeniliği kolaylaştırarak projesini modern standartlara göre yönetmeye başladığında, Leviathan genellikle birkaç hafta boyunca sessiz kalır daha sonra herhangi bir proje problemini bahane ederek toplantı düzenleyerek gerçek yüzünü gösterir. Yapılanların yanlış olduğunun ve geçmişte neyin nasıl yapıldığı konusunda alıntılar paylaşır.

Leviathan’lar şirketler için büyük bir sorundur çünkü her türlü organizasyonel yeniliğe engel olmaya çalışırlar. Geçmişte başarılı olmuş, bunun büyük bir başarı olduğu konusunda kesin olan, az ya da çok bilinçli olarak büyük ölçüde şanslı olduğunu bilen Leviathan, değişimden korkar. Çünkü bu sefer yapılanların ilki kadar iyi gitmeyebileceğinden korkar.

Leviathan’lara planları sunmak, vizyonu anlamalarını sağlamaya çalışmak, veri analizleri hazırlamak işe yaramaz çünkü tamamen içgüdüsel olarak karar verirler ve kesinlikle haklı olduklarına inanırlar.

Leviathan’ları daha uygun bir yöne kanalize etmenin tek yolu korkutmaktır. Leviathan’ın korkuları genellikle kendisinin ve şirketin itibarıyla ilgilidir, bu nedenle ona belirli bir karar vermemenin veya eski moda bir şekilde davranmamanın para, müşteri kaybettireceğini veya kuruluşu olumsuz bir duruma sokacağını göstermek işe yarayabilir.

Aksi takdirde, Leviathan sudan çıktığında orada bulunmamak daha iyidir.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Proje Ekibine Liderlik Etmek

Project Leader vs Project Manager - Twproject: project management software,resource management, time tracking, planning, Gantt, kanban

Proje ekibine liderlik etmek Proje Yöneticisinin işidir.

Proje Yöneticisi bir projeye ve onu yürütecek bir ekiple görevlendirildiğinde atması gereken ilk adım, ortak bir vizyon oluşturmak ve üst düzey projenin amacının – misyonunun – ne olduğunu herkese açık hale getirmektir.

Pek çok kişi tarafından gereksiz olarak düşünüldüğü için gözden kaçırılan bu adımın gerçekte hem geleneksel hem de çevik bağlamda büyük bir değer taşıdığına ve özellikle projelerde yanlış başlangıçların önlenmesine yardımcı olduğuna sizi temin ederim.

Çoğu zaman, proje başlamadan önce, projeye nasıl yaklaşılacağını birkaç saat boyunca tartışmak yeterlidir. Önerim, ekip üyelerinin ayrıntılı sorumluluklarını, nasıl işbirliği yapacağınızı ve iletişim kuracağınızı, iletişim kurmak ve teslimatları yönetmek için kullanacağınız araçları, riskleri ve fırsatları ekiple birlikte masaya yatırmanızdır.

Proje ekibi temel kuralları sadece sağduyuya dayalı olursa tartışmaya değmeyen bir ciddiyetsizlik olarak görülebilir. Çoğu zaman davranış kuralları kurum kültürüne bağlı olarak diğer organizasyonlarınkinden farklıdır. Diğer kuruluşların (müşteriler, tedarikçiler, danışmanlar) işin içine girmesi ve uluslararasılık düzeyi arttıkça konu daha da önem kazanır.

Bizim için net olan konular, başka kültürlere mensup kişiler için öyle olmayabilir veya bazı sıradan davranışlar saldırganlık olarak değerlendirilip başkalarını rahatsız edebilir. Bazı kültürler toplantılara zamanında gelmenin gereksiz olduğunu düşünürken, birçok kültür için birkaç dakika erken gelmemek ciddi bir nezaketsizlik ve başkalarına karşı saygısızlıktır. Her kurumun kendine has bir kurum kültürü vardır ve bu da çalışanların diğer kurumdan farklı davranmasına neden olabilir.

Farklı organizasyon ve kültürlere sahip ekipler arasında işbirliğini kolaylaştırmak için Proje Yöneticisinin konuyu doğrudan veya dolaylı olarak ele alması gerekir.

Proje yöneticisi, iletişimin uygun ve etkili olmasını ve bazı ekip üyeleri ile paydaşlar arasındaki yanlış anlaşılmalar, darboğazlar, iletişim eksikliği nedeniyle boşa çaba harcatmamalıdır.

Projenin ilk aşamalarında bilgilerin kaybolmamasını sağlamak için toplantıların niceliği ve niteliği ile ilgili uygun bir proje ortamı oluşturması gerekir.

Proje yöneticisinin ekip içindeki iletişimin etkinliğini ölçecek bir yönteme sahip olması ve proje boyunca bu konuda kendisini sık sık sorgulaması faydalı olacaktır. Burada duygusal zeka önemli hale gelmektedir.

Proje ekibinin çeşitliliği çok önemlidir çünkü ekip üyelerinin hepsinin benzer eğitim ve kültüre sahip olması yenilik yapma yeteneğini sınırlar. Yüksek performanslı herhangi bir ekipte bakılması gereken çeşitlilik türleri aşağıdadır;

  • Kültür
  • Deneyim
  • Eğitim
  • Cinsiyet
  • Yaş

Görüş çeşitliliği, tüm ekip üyelerinin farklı görüşlere sahip olanlara karşı hoşgörülü ve saygılı olmasını gerektirir. Proje yöneticisi, iyi yönetildiği takdirde kritik hale gelebilecek, iyi yönetilmediğinde ise pek çok olumsuzluk ortaya çıkarabilecek bu durumun garantörü olmalıdır.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Proje Ekip Üyelerini ve Paydaşları Güçlendirmek

What is employee empowerment: Ideas and workplace autonomy survey questions to help you empower employees

Proje ekibinin her bir üyesine doğru özerkliğin verilmesi, birçok kuruluşta, özellikle de tek bir yönetici tarafından yönetilenlerde genellikle eksik kalan bir uygulamadır. Bu durum projelerde sinir bozucu dur-kalk’lara neden olur.

Belirli kararların alınmasının kendi sorumluluğunda olduğundan emin olanlar yapamadıklarında projeye yansıyan performansları önemli ölçüde kötüleşir. Bu durum hem proje ekibini hem de diğer paydaşları hayal kırıklığına uğratır.

Doğru olan, her bir proje ekip üyesinin özerkliğinin sınırlarının ne olduğunu, hangi kararların ortak karar olması gerektiği ve ekip olarak karar alırken hangi kurallara uyulması gerektiğinin açıklığa kavuşturulmasıdır.

Bu aynı zamanda eskalasyon (yönetime aktarma) sürecinin gerekli olduğu eşiklerin tanımlanmasının temelini oluşturur.

Projede yer alan herkes, hangi karar için “patron”a gitmenin gerekli olduğunu ve patrona kolayca erişilemediği ve başka önceliklere sahip olduğu durumlarda ne tip sorunlar yaşanabileceğini bilir.

Proje yöneticisi, ekip üyelerine ve ekibe doğru vre zamanında karar verme özerkliğini vermek ve bunu organizasyonun geri kalanından talep etmek için en başından itibaren çabalamalıdır.

Özerklik, ekip üyelerinin becerilerini ve deneyimini hesaba katarak belirlenmelidir. Çünkü ekibin genç veya deneyimsiz üyelerine verilen çok yüksek düzeydeki özerklik kaygı ve strese yol açabilirken, kıdemli bir kaynağa verilen çok düşük düzeydeki özerklik endişeye ve strese yol açabilir.

Özerklik, belirli görev veya faaliyetlerle bağlantılı olmalı ve belirsizliği önlemek için net eşikler içermelidir. Ayrıca İş Kırılım Yapısında hangi ekip üyesinin projenin hangi çıktısından veya sonucundan sorumlu olduğu açıkça belirtilmelidir.

Bu yaklaşım ekip üyelerini motive etmek ve sinerji yaratmak için yeterli olup suçlama yaklaşımını önler. Sonuçta her türlü durumda nihai sorumluluk Proje Yöneticisindedir.

İyi organize edildiği takdirde proje ekibinin güçlendirilmesi bireylerin ve ekibin kendi kendine organize olmasını kolaylaştırır.

Proje Yöneticisini projenin uzun vadeli perspektifine odaklanarak günlük mikro görevleri yönetmek zorunda kalmaktan kurtarır.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Proje Ekip Üyelerini ve Paydaşları İhtiyaç Duydukları Şekilde Eğitmek

PROJECT MANAGEMENT TRAINING - GENEVA INFORMATION TECHNOLOGY INSTITUTE

Eğitimi kim halletmeli” ya da “Projemde çalışan insanlar zaten eğitimli olmalı” gibi ifadeler benim tecrübelerime göre çok yaygın, bunları dile getiren Proje Yöneticilerinin dar görüşlülüğünü temsil ediyor.

Çoğu durumda Proje Yöneticisinin proje ekibi üyelerini seçme imkânı yoktur. Şirkette o anda mevcut olan kaynaklara ve “sahip olduklarınla çalışırsın” yaklaşımıyla göre atanırlar.

Bu yaklaşım maalesef yanlıştır: Eğer projenin “benzersiz” bir girişim olduğu doğruysa, Proje Yöneticisi de dahil olmak üzere ekibin tüm üyelerinin doldurması gereken boşluklar olacak ve bu nedenle eğitime ihtiyaç duyulacaktır.

Sonuç olarak, projenin başlangıcında ve ekibe biri katıldığında, eğitimin gerekli olup olmadığını ve hangi eğitimlerin gerekli olduğunu belirlemek Proje Yöneticisinin sorumluluğundadır.

Eğitim gereklidir çünkü “yaparak öğrenmenin” kotası vardır. Bazen yaparak öğrenmenin maliyeti eğitim alarak öğrenmenin maliyetini aşabilir.

Bunun için proje bütçesinde eğitime yer verilmesi, kurumdaki eğitim organizasyonlarından sorumlu birimin beklentilerle uyumlu eğitimleri organize etmesi gerekir.

Eğitim faaliyetlerinin zamanlamasına dikkat edilmelidir.

Eğitim ihtiyaçları teknik, kültürel ve davranışsal konularda olabilir ve özellikle uzun süreli projelerde projenin başlangıcında veya belirli aşamalarında yoğun olması gerekebilir. Örneğin, Türk şirketi ilk kez Japon bir müşteriyle çalışıyorsa tüm ekibin Japon kültürü ve Japonya’da iş yapma konulu bir seminere katılması gerekebilir. Eğer kurum içi süreç iyileştirme vb. proje ise, tüm katılımcıların en azından yalın yöntemler vb. temel bilgilere sahip olması gerekir. Belirsizliğin yüksek olduğu bir projede, geçmişte projeleri her zaman geleneksel olarak yöneten Proje Yöneticisinin çevik proje yönetimi teknikleri hakkında daha fazla bilgi edinmesi gerekecektir. Aynı projede teknik yöneticilerin çevik yaklaşımlar hakkında daha fazla bilgi edinmesi gerekecektir.

Eğitim bütçesi, eğitmenlere ödenecek fonları, seyahat masraflarını ve proje ekip üyelerinin eğitim için harcayacakları saatleri içermelidir.

Eğitim olmadığında yaşanabilecek sorunlar risk listesine girilmelidir.

Eğitime katılanlar için farkındalık ve kişisel bir sertifika verileceğini bilmek motive edicidir. Her durumda, yapılan eğitimlerin etkinliğini ölçmenin bir yolu belirlenmelidir.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Projelerde Pasif-Agresifler

10 Signs of a Passive-Aggressive Person - Grow with Christine

Pasif-Agresifler, başkalarının istek ve ihtiyaçlarına uyuyormuş gibi görünen ama sonra pasif bir şekilde bunları yerine getirmeyenlerdir. Bazen kasıtlı geç kalır veya belirtilen hedeflere ulaşmayı engellerler.

Pasif-Agresif Belirtileri

  • Son teslim tarihlerini karşılamayı kabul ettikten sonra kasıtlı olarak görmezden gelmek
  • Asla göndermeyeceği bir e-posta göndermeye söz vermek
  • Kaba davranmak (örneğin, bir toplantıda bazılarını görmezden gelmek veya söz kesmek) ve sonra bir sorun olduğunu inkar etmek. “Her şey senin kuruntun” veya “Neden bahsettiğin hakkında hiçbir fikrim yok” gibi iddialarda bulunmak
  • Öfke ya da asık surat ifade eden ama iyi olduklarında ısrar eden beden dili kullanmak
  • Çalışmanızdan memnun olmadıklarını ima etmek ancak bunu açıkça söylemeyi veya size doğrudan geri bildirimde bulunmayı reddetmek
  • Hakaretleri iltifatlara gizlemek. Örneğin, “Ne kadar rahat bir tarzın var!” aslında “Bence tembelsin” anlamına gelebilir
  • Bir anlaşmazlık durumunda kelimelerinizi çarpıtarak karşısındakileri hatalı göstermeye çalışmak

Pasif agresif terimi 1940’lı yıllarda Amerikan ordusunda üstlerinin emirlerine uymayan askerleri tanımlamak için ortaya atılmış. Kısa bir süre sonra “pasif-agresif kişilik bozukluğu” adı verilen resmi bir tanı haline gelmiş.

Pasif agresiflik, gerçekte ne düşündüğünüz konusunda açık sözlü olmamak ve düşüncelerinizi ve duygularınızı ifade etmek için dolaylı yöntemler kullanmaktır. İnsanlar, birine hayır demekten kaçınmak veya gerçekte ne hissettikleri konusunda dürüst olmaktan kaçınmak istediklerinde veya açıkça belli etmeden durumu kendi lehlerine döndürmeye çalıştıklarında, yukarıdaki taktikleri sıklıkla kullanırlar.

İnsanlar nadiren bilinçli olarak pasif-agresif bir şekilde davranma kararı alırlar. Daha ziyade ir tepki olarak genellikle başarısızlık veya reddedilme korkusu, çatışmadan kaçınma arzusu veya güç kazanma dürtüsü tarafından yönlendirilirler.

Pasif-agresifler, istediğinizi yapamayacaklarını kabul etmek yerine, sorunları size geri iterler. Sizi kötü göstermeye veya aldatıcı davranmaya çalışıyorlarmış gibi görünebilir, oysa aslında genellikle kendilerini kötü görünmekten korunmaya çalışıyorlardır.

Pasif-agresifler hata yapmamak için son derece dikkatli davranırlar. Temkinli içgüdüleri mantıksız olarak algıladıkları talepler karşısında baskı altında kaldığında duygularını ifade etmek yerine, onları bastırırlar ve talepte bulunan kişiye içerlerler.

Pasif-agresifler, genellikle çatışmadan kaçınırlar. Ne düşündüklerini ve hissettiklerini doğrudan ifade etmek yerine, düşüncelerini iletmek için daha incelikli yöntemlere güvenirler.

Organizasyon kültürü pek çok işyerinde çalışanları, işlerini yapmak için ihtiyaç duydukları şeyi elde etmenin bir yolu olarak pasif-agresif olmaya itebilir. Proje ekibinin hedefleri net olmadığında veya yönetici bireysel performansları değerlendirmek için hangi ölçümleri kullanacağı konusunda açık olmadığında, çalışanlar neler olup bittiğini çözmeye çalışırken veya belirsizlikle boğuşurken pasif-agresif davranabilirler.  

Benzer şekilde, işten çıkarmalar, birleşmeler veya yeniden yapılanma gibi büyük organizasyonel değişiklikler, eğer insanlar kendilerini savunmasız hissederlerse pasif saldırganlığa yol açabilir. Bu, özellikle çalışanın şirket tarafından reddedildiğini hissetmesi, terfi ya da maaş artışı konusunda göz ardı edilmesi ya da değerli bir pozisyon gibi kendisine borçlu olunduğunu düşündüğü bir şeyin reddedilmesi durumunda geçerlidir. İşveren ile çalışan arasındaki psikolojik sözleşmenin bu ihlali, anlaşılır bir şekilde sinir bozucudur ve bazı insanlar, neye üzüldüklerini dile getirmek yerine, çoğunlukla pasif-agresif yollarla misillemede bulunurlar.

Pasif-agresif davranan bir kişi (veya birkaç kişi) olduğunda, ekibin daha yavaş kararlar alması, etkisiz iletişim kurması ve sağlıksız çatışmalara girmesi daha olasıdır.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Projelerde Adil Olmak

That's not fair!” When individual deals challenge the fairness in teams -  HRZone

Projelerde adil olmak, tarafsız ve objektif olarak karar vermek demektir. Davranışlarımız birbiriyle çelişen kişisel çıkarlardan, önyargılardan ve adam kayırmacılıktan uzak olmalıdır. [PMI Etik Kuralları, sf. 4].

Proje Yöneticisi ve Ekip üyeleri açısından anlamı şudur;

  • Aldığımız kararlarda şeffaf davranırız ve bunları ekibimize ve paydaşlarımıza açıkça bildiririz.
  • Bilgiye tam erişim sağlıyoruz ve bu bilgiye sahip olan herkese bilgiyi kolaylaştırıyoruz.
  • Tarafsızlığımız ve objektifliğimiz üzerinde sürekli düşünürüz.
  • Cinsiyete, ırka, yaşa, dine, engelliliğe, uyruğa veya cinsel tercihe göre karar vermeyiz.
  • Kayırmacılık, kayırmacılık ve yolsuzluk gibi kişisel düşüncelere dayalı kararlar almayız.
  • Eşit niteliklere sahip adaylara eşit fırsat sunuyoruz.
  • Kendimizi potansiyel bir çıkar çatışmasının bile olduğu bir durumda bulduğumuzda, bunu derhal paydaşlara iletiyoruz ve mümkünse bir sınırlama stratejisi üzerinde anlaşmaya varılana ve uygulanana kadar karar alma sürecine katılmaktan kaçınıyoruz.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Proje Ekip Üyeleri Kendi Duygusal Zekâlarını Nasıl Geliştirebilirler?

How To Build Emotional Intelligence And Be A Better Leader - People Managing People

Kişilerarası İyileştirmeler – Empati, proje yöneticisinin gerçekleştirmesi gereken pek çok görevin merkezindedir. Müzakere, fikrini satma, otorite olmadan etkileme vb. empati kurma ve karşımızdakinin konumunu anlamayla başlar. Davranış Değişikliği Merdiven Modeli belirli kişilerarası sonuçları yönlendirmek isteyen Proje Yöneticileri için olduğu kadar müzakereciler için de işe yarar. Model, aktif dinlemeden başlayan bir yol sunar. Etkin bir şekilde kullanıldığında, proje profesyonelleri kişilerarası becerilerini önemli ölçüde geliştirebilirler.

Uyarlanabilirlik İyileştirmeleri – Stresli olacağını bildiğiniz bir olayın gerçekleşeceğini bildiğiniz zaman (örneğin, bir ekip üyesinin işine son vermek, kızgın bir paydaşı yatıştırmak vb), önceden planlama yaparak performansınızı artırabilirsiniz. Ortaya çıkabilecek olası duyguları düşünmeniz ve ortaya çıkarsa onlarla nasıl başa çıkacağınıza dair kararlar vermeniz gerekir. Bu noktada eylemlerinizin ve kararlarınızın doğrudan sonuçlarını düşünmekten ziyade iki, üç veya dört adım ötesini düşünmeniz gerekebilir.

Stres Yönetimi İyileştirmeleri – Giderek stresi artıran iş ortamlarında çalışıyoruz. Stresten başarılı bir şekilde kurtulmak, öncelikle planlama gerektirir. Bu planlama, zihinsel olarak rahatlamanıza olanak tanıyan “dinlenme” dönemlerini içermelidir. Dinlenme ve gevşeme, stres yaratan etkenleri doğru perspektife yerleştirme fırsatı sağlar. Sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek ve teknolojiden uzak sosyal aktivitelere zaman ayırmak, stresin kronikleşmesini önlemeye yardımcı olabilir.

Kişisel İyileştirmeler – Kişisel farkındalık, duygusal ve sosyal beceriler arasında belki de geliştirilmesi en zor olanıdır çünkü önemli miktarda iç gözlem gerektirir. Her gününüzün en azından bir kısmını en son deneyimlerinizi düşünerek ve onlar hakkında ne hissettiğinizi ifade etmeye çalışarak geçirmek iyi bir uygulamadır. Günlük tutabilir, gününüzü belgeleyebilirsiniz. Nerede hata yaptığınızı ve neyi daha iyi yapabileceğinizi yazabilirsiniz.  

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler