
Baskı altında çalışılan yerlerde sınırların aşılması, zaman zaman birilerinin diğerlerinin kalbini kırması olasıdır. Kalp kırma bazen istemeden, bazen de kızgınlıkla ve isteyerek olabilir. Kırdığımız kalbi onarmak için özür dile(yebil)memiz gerekir.
Profesyonel özür dilemek hem kişisel kibrimizi yenebilmek hem de mevcut dengeleri koruyabilmek için önemlidir;
İzin isteyin
Karşınızdaki sizin özürünüzü kabul edecek durumda olmayabilir, o anda kabul etmek istemeyebilir. İzin isteyin ve bunu sanki ona bir hediye sunacakmış gibi yapın.
Karşılık beklemeyin
Özür karşılıksız olmalıdır. Sizden özür dilenmesini beklemeyin ya da özür dilemeyi taviz vermek olarak algılamayın.
Sadece hatalarınız için özür dileyin, kasıtlı yaptıklarınız için değil
Yapılmış bir hata için özür dilemek işe yarayabilir ama kasten yaptıklarınızı tekrar edeceğiniz için özürünüzün kıymeti kalmaz. “Ben bunu kasıtlı yapıyorum, kusuruma bakma” diye bir özür olmaz.
Mazeret getirmeyin
Bazen hata yaptığımızda “Aslında bunu demek istememiştim…” “Sabah olduğu için oldu” vb. mazeretler getirmeye çalışırız. Yapılan hatanın kaynağından çok hasarı önemlidir. Getirdiğiniz mazeretler yarayı iyileştirmez. Siz kendinizle ilgili kısım için özrünüzü dile getirin yeter.
Verdiğiniz zararı kabullenin
Verdiğiniz hasarı anlayabilmeniz ve empati kurmanız özrünüzün samimiyetini artıracaktır.
Tüm sorumluluğu alın
Yaptığımız her şeyin, söylediğimiz her sözün sorumluluğunu almak zorundayız.
Ders çıkarın
Yaptığımız hatalardan ders çıkarmalı ve tekrarlanmaması için elimizden geleni yapmalıyız. Kolayca özür dileyebilmek, kolayca hata yapabilmek anlamına gelmez. Hiç özür dilememek için elimizden geleni yapmalıyız.