Kategori arşivi: Metodoloji

Proje Yönetimi Metodolojisi ve Conway Yasası

Conway Yasası ile proje yönetimi metodolojisi arasında önemli ilişkiler kurulabilir. Bu ilişki, organizasyonun yapısının ve iletişim şeklinin, proje yönetim metodolojisinin nasıl uygulanacağını ve projelerin nasıl sonuçlanacağını etkileyebileceğini gösterir. 

Organizasyonel Yapı ve Proje Ekipleri

Conway Yasası’na göre, bir organizasyonun yapısı, tasarlanan sistemlerin yapısını etkiler. Bu prensip, proje yönetiminde de geçerlidir. Organizasyonel yapı, proje ekiplerinin nasıl oluşturulduğunu, ekip üyeleri arasındaki etkileşimi ve proje süreçlerinin nasıl yönetileceğini belirler.

Örnek: Matris organizasyon yapısına sahip bir şirkette, ekip üyeleri birden fazla projede çalışabilir ve çeşitli yöneticilere rapor verebilir. Bu durum, proje yönetim metodolojisinin uygulanmasında esneklik ve işbirliği gerektirebilir.

İletişim ve Bilgi Akışı

Conway Yasası, organizasyon içindeki iletişim yapılarının, sistemlerin mimarisini nasıl etkilediğini vurgular. Proje yönetimi metodolojileri, iletişim planlarının ve bilgi akışının etkin bir şekilde düzenlenmesini gerektirir. Organizasyonun iletişim yapısı, proje yönetim metodolojisinin nasıl uygulanacağını doğrudan etkiler.

Örnek: Agile metodolojisinin uygulandığı bir projede, sık sık yapılan stand-up toplantıları ve sürekli geri bildirim döngüleri, ekipler arasındaki iletişim ve işbirliğini artırır. Organizasyonun bu tür bir iletişim yapısını desteklemesi, Agile metodolojisinin başarısını artırabilir.

Modüler ve Entegre Yaklaşım

Conway Yasası, modüler tasarımın önemini vurgular. Benzer şekilde, proje yönetim metodolojileri de projeleri yönetilebilir parçalara (aşamalara, fazlara veya sprintlere) bölmeyi amaçlar. Organizasyonun modüler bir yaklaşıma uygun yapıda olması, proje yönetim metodolojilerinin daha etkin uygulanmasını sağlar.

Örnek: Waterfall metodolojisinde, projeler belirli aşamalar halinde ilerler. Her aşamanın tamamlanması, bir sonraki aşamanın başlamasını sağlar. Organizasyonun bu tür aşamalı bir yapıya uygun olması, metodolojinin başarılı uygulanmasını kolaylaştırır.

Adaptasyon ve Değişim Yönetimi

Conway Yasası, organizasyon yapısındaki değişikliklerin, sistem tasarımı üzerinde etkili olacağını belirtir. Proje yönetiminde de organizasyonel değişiklikler, projelerin yönetim metodolojisini ve uygulanmasını etkileyebilir. Değişim yönetimi stratejilerinin benimsenmesi, proje yönetim metodolojisinin esnek ve uyumlu olmasını sağlar.

Örnek: Bir organizasyon, geleneksel proje yönetiminden Agile metodolojisine geçiş yapıyorsa, bu değişiklik organizasyon yapısında ve kültüründe de değişiklikler gerektirir. Eğitimler, yeni araçlar ve süreçler bu geçişi desteklemelidir.

Kültürel Uyum ve İşbirliği

Conway Yasası, organizasyonun kültürel ve yapısal özelliklerinin, sistemlerin tasarımına yansıyacağını vurgular. Proje yönetim metodolojileri de organizasyonun kültürel yapısıyla uyumlu olmalıdır. İşbirliği, açık iletişim ve takım çalışması gibi kültürel değerler, proje yönetim metodolojilerinin etkinliğini artırır.

Örnek: Scrum metodolojisi, ekip içi işbirliğini ve sürekli iyileştirmeyi teşvik eder. Organizasyon kültürü, bu değerleri desteklediğinde, Scrum metodolojisi daha başarılı bir şekilde uygulanabilir.

Conway Yasası, proje yönetimi metodolojilerinin organizasyon yapılarıyla nasıl ilişkilendirileceğini anlamamıza yardımcı olur. Organizasyonun yapısı ve iletişim biçimleri, proje yönetim metodolojilerinin seçimini, uygulanmasını ve başarısını doğrudan etkiler. Bu nedenle, proje yönetiminde organizasyon yapısının ve iletişim kanallarının dikkatlice değerlendirilmesi, metodolojilerin etkinliğini artırabilir.,

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Sorumlu Proje Yönetimi

Sorumlu Proje Yönetimi (Responsible Project Management), projelerin farklı yönlerini dikkate alarak daha etik ve sürdürülebilir bir yaklaşım benimsemeyi amaçlar. Bu yaklaşımın temel prensipleri ve açıklamaları aşağıdadır;

  1. Amaç (Purpose): Projelerin altında yatan amaçları farklı perspektiflerden tanımlamak ve anlamak. Proje Yöneticileri, projenin nihai hedeflerini ve geniş kapsamlı amaçlarını derinlemesine kavramalıdır.
  2. Farkındalık (Awareness): Projelerin olası etkileri ve sonuçları hakkında bilinç yaratmak. Proje Yöneticileri, projelerin çevresel, sosyal ve ekonomik etkilerini değerlendirmeli ve bu bilgileri paydaşlarla paylaşmalıdır.
  3. Katılım (Engagement): Geniş bir paydaş yelpazesiyle etkileşime geçmek ve ortak çıkarları teşvik etmek. Projeler, ilgili tüm tarafların katılımını ve işbirliğini gerektirir.
  4. Merak (Curiosity): Karmaşıklık, çatışma ve beklenmedik sonuçlarla yüzleşmek için meraklı olmak. Proje yöneticileri, sürekli öğrenme ve keşfetme içinde olmalıdır.
  5. Belirsizlik (Uncertainty): Belirsizlikleri tanımak ve yeni bilgilerin paylaşılmasını teşvik etmek. Belirsiz durumlarla başa çıkmak için açıklık ve şeffaflık önemlidir.
  6. Öngörü (Anticipation): Değişiklikleri öngörmek, yaratıcılığı değerlendirmek ve bilinçli kararlar almak için önemlidir. Proje yöneticileri, gelecekteki trendleri ve olası senaryoları değerlendirerek proaktif olmalıdır.
  7. Şeffaflık (Transparency): Vizyon, düşünce ve duyguların paylaşımını teşvik ederek şeffaflık sağlamak. Bu, tüm paydaşların projenin her aşamasında bilgilendirilmesini ve dahil edilmesini içerir.
  8. Koruyuculuk (Stewardship): İnsan ve çevresel kaynakların etik bir şekilde yönetilmesini teşvik etmek. Sürdürülebilirlik, proje yönetiminin ayrılmaz bir parçasıdır.
  9. Denge (Balance): İnsan, gezegen ve kâr ihtiyaçları arasında denge aramak. Kısa, orta ve uzun vadeli hedefler arasında uyum sağlamak, sorumlu proje yönetiminin temelidir.

Bu prensipler, projelerin daha sorumlu ve etik bir şekilde yönetilmesine olanak tanırken, aynı zamanda sürdürülebilir ve kapsayıcı sonuçlar elde etmeyi hedefler. Proje yöneticileri, bu prensipleri benimseyerek projelerini daha başarılı ve etkili bir şekilde yönetebilir.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Bilişim Projelerinde Spiral Modeli

Incremental and spiral model - 63 photo

Spiral model, tasarım ve geliştirme faaliyetlerinde yinelemeli ve prototip yaklaşımların bir kombinasyonunu kullanan, risk odaklı bir süreç modelidir ve döngüseldir.

Temel olarak dört kadrandan oluşur: planlama, risk analizi, mühendislik ve değerlendirme. Her çeyrek, geliştirmeye değer katar ve bir çeyreğin atlanması, ekibin bir veya daha fazla varsayımda bulunduğunu ve dolayısıyla projeyi riske attığını gösterir.

Kadranlar

  • Hedefleri belirleme ve planlama: Geliştirmenin hedefleri tanımlanır ve bu yineleme için gereksinimler toplanır.
  • Riskleri analiz etme ve çözüm üretme: Bu yinelemeyle ilişkili riskler tanımlanır, çözülür veya hafifletilir.
  • Geliştirme ve test etme: Gerekli özelliklerle birlikte teknoloji tasarlanır, geliştirilir, test edilir ve devreye alınır. Çalışan bir ürün çıkar.
  • Bir sonraki yinelemeyi değerlendirme ve planlama: Kullanıcılardan geri bildirim alınır. Geri bildirim, potansiyel iyileştirmeleri belirlemek için kullanılacak ve sonraki aşamanın planlanması için girdi olarak kullanılacaktır.

Avantajlar

  • Risk analizi her yinelemede kapsamlı bir şekilde yapıldığından daha iyi risk yönetimi yapılır.
  • Erken yinelemeler sırasında kazanılan bilginin sonraki yinelemeleri iyileştirmek için kullanıldığı deneyim yoluyla öğrenmeyi vurgular.
  • Paydaşlar prototipi erken görebildikleri için gerçekleşen ilerleme görülebilir.
  • Gelişimin tüm aşamalarına yönelik daha fazla kontrol sağlanır.
  • Bilgi aktarımını kolaylaştırmak için geliştirme süreci belgelenir.
  • Model, geç aşamalarda eklenebilecek daha fazla özellik veya işlevsellik için ölçeklenebilirliği destekler.

Dezavantajlar

  • Döngü sayısı belirsizdir.
  • Karmaşık yönetim, aşırı dokümantasyon ve birçok ara aşama nedeniyle potansiyel olarak yüksek maliyetler ortaya çıkabilir.
  • Risk değerlendirmesi sırasında başta teknik bilgi olmak üzere pek çok kaynağın katılımı gerekir.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Bilişim Projelerinde V Modeli

8 Fundamental SDLC Models Every Developer Should Know | ISHIR

V model aynı zamanda doğrulama ve onaylama modeli olarak da bilinir. Doğrulama ve onaylama eş zamanlı olarak gerçekleştirilir. Bu, her aşamanın paralel olarak planlandığı ve geliştirme ile testin el ele gittiği anlamına gelir.

Aşamalar

  • Gereksinimler ve kabul testleri: Gereksinimler, kullanıcının ihtiyaçlarına göre toplanır ve analiz edilir. Bu aşamada gerçek veriler kullanılarak sistemin canlı ortamda çalışır durumda olmasını sağlayacak kabul testleri tasarlanır. Kabul testi, diğer tüm testler (birim, entegrasyon ve sistem) tamamlandıktan sonra gerçekleştirilir.
  • Sistem tasarımı ve sistem testi: Veri katmanları ve iş mantığı vb. tüm teknik bileşenler, toplanan gereksinimlere göre özetlenir. Performans testleri başta olmak üzere sistem testleri, entegrasyon testlerinden sonra yapılmak üzere tasarlanır.
  • Mimari tasarım ve entegrasyon testi: Spesifikasyonlar, farklı bileşenler arasındaki ilişkiyi anlayacak şekilde tasarlanır. Üçüncü taraf bileşenler de dahil olmak üzere tüm bileşenler entegre edildiğinde sistem veya teknolojinin işlevsel olduğundan emin olmak için entegrasyon testleri bu aşamada tasarlanır. Entegrasyon testi, birim testinden sonra gerçekleştirilir.
  • Modül tasarımı ve birim testi: Bu aşama, bileşenler, arayüzler vb. ayrıntılı özellikleri içerir. Birim testleri hazırlanır ve kod tabanındaki tüm olası hataları ve sorunları ortadan kaldırmak için kodlama sonrası gerçekleştirilir.
  • Kodlama: Tasarımların ve spesifikasyonların, işlevsel hale getirilmesidir.

Avantajları

  • Her aşamanın kesin ve tanımlanmış sonuçları olduğundan kontrolü ve yönetimi kolaydır.
  • Kapsamlı sistematik ve disiplinli testler sayesinde daha iyi kalitede sonuçlar elde edilir.
  • Test ve doğrulama işlemleri erken aşamalarda gerçekleştirilirken sorunlar erken tespit edilebilir.

Dezavantajları

  • Gereksinimlerdeki değişiklikler yüksek maliyete yol açabilir.
  • Esneklik azdır.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Bilişim Teknolojileri Projelerinin Sınıflandırılması

Defining a Project Classification That Works For Your Organization - Tactical Project Manager

BT projeleri maliyet ve ekip büyüklüğüne ek olarak stratejik uygunluk, iş değeri, yenilik, siber güvenlik, teknolojik belirsizlik ve müşteri deneyimi dikkate alınarak önceliklendirilmelidir.

Strateji ve proje yönetimi birbirine bağlandığında büyük bir potansiyele sahiptir. Projelerin proje yöneticileri tarafından stratejik olarak hizalanması sıklıkla göz ardı edilir ve proje portföyünde de durum aynıdır. Bu nedenle önceliklendirmede en önemli husus olarak stratejik uygunluk önerilmektedir. Örneğin, bulut öncelikli bir stratejiyi izleyen bulut tabanlı bir kullanıcı deneyimi projesi, eski bir sistem düzeltmesiyle karşılaştırıldığında önceliklendirme açısından daha anlamlıdır.

Projeler, yaratmaları beklenen iş değeri açısından net olmalıdır. Projelerin somut iş değerini anlamak, erken aşamalarda iyi bir şekilde başlamalıdır. Beklenen iş değeri ölçülebilir sonuçlar olarak belirlendikten sonra projeyi sınıflandırmak kolaylaşır.

Yenilik, işletmelerin güncel kalmaları açısından taşıdığı önemden dolayı sınıflandırmadaki başka bir faktördür. Üstlenilen her projedeki yenilik düzeyini anlamak ve ölçmek önemlidir.

Siber güvenliğin bağlamı, veri hassasiyeti, sağlamlık, süreç kontrolleri, yasal ve kurumsal düzenlemeler gibi birçok faktöre bağlı olduğundan duruma göre değişiklik gösterir. Bir portföyde belirli siber güvenlik faktörleri tanımlanmalı, bireysel kritiklikleri değerlendirilmeli  ve projeler için genel siber güvenlik sınıflandırması tanımlanmalıdır.

Teknolojik belirsizlik, düşükten yükseğe bir sınıflandırma faktörüdür. İşlerin işleyişi teknolojiye bağlı olduğundan teknolojik belirsizliklerin dikkate alınması hayati önem taşımaktadır. Stratejik uygunluğa göre değerlendirildiğinde kuruluşlar, belirsizliği yüksek projelere ilişkin yaklaşımlarına karar verebilirler. Belirsizlik düzeyi ve riskler ne kadar yüksek olursa, inceleme ve uygun önceliklendirme ihtiyacı da o kadar büyük olur. Daha küçük olanlar ölçeklenebilirlik sunar. Ancak başarısızlıklardan da kurtulamazlar ve baştan sona ilgili değerlendirmelere ihtiyaç duyarlar.

Müşteri veya kullanıcı deneyimi portföy düzeyinde sınıflandırılmayan bir faktördür. Kuruluşlar müşterilere yaklaştıkça ve projelerinin gerçek değer getirmesini bekledikçe beklentileri anlama ihtiyacı da artıyor. Bu anlayış, projeleri müşteri ihtiyaçlarına göre karşılama ve dolayısıyla güven ve büyüme fırsatını beraberinde getiriyor.

Bağlam, değerlendirmeler ve etki kuruluşlar arasında farklılık göstereceğinden, düşük, orta ve yüksek değerlerin nelerden oluştuğuna ilişkin kararın bireysel kuruluşlara ve portföylere bırakılması en iyisidir. Yukarıdaki ek sınıflandırma faktörleri, kuruluşların bağımlılıkları belirlemelerine ve projelerini amaçlanan sonuçlara doğru yönlendirmelerine yardımcı olacaktır.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Uyarlanabilir Proje Çerçevesi (UPÇ)

20 Project management methodologies: An overview - Plaky

Uyarlanabilir proje çerçevesi, projenin ilk aşamalarında alınan kararların sonuçlarına dayanarak kararlarınızı ve süreçlerinizi kademeli olarak iyileştirdiğiniz sistematik ve yapılandırılmış bir yaklaşımdır.

Robert K. Wysocki tarafından 2010 yılında tanıtılan Uyarlanabilir Proje Çerçevesi (APF), tamamen bir projenin değişen ortamına uyum sağlamakla ilgiliydi. Mevcut olanı takip etmek yerine yeni bir tarif oluşturmakla ilgilidir.

Bu metodolojiyi benzersiz kılan şey müşterinin tüm projenin merkezinde yer almasıdır. Müşterinin “EVET” demeden bir sonraki adıma geçilemez. Müşteri projenin yönü üzerinde tam kontrole sahiptir.

Proje yöneticileri ve ekip üyeleri değişiklikleri öğrenmeye, uyarlamaya ve kabul etmeye isteklidirler. Müşteri, projenin başlangıcından bitişine kadar projeye dahildir ve iyi bir güven ilişkisinin olması gerekir.

Geleneksel projelerde, proje planı ortaya konulur, görevler belirlenir ve kaynaklar tahsis edilir. Proje yöneticileri tüm ekibi ve projeyi yolunda tutmaya çalışırlar. Ancak hızlı iş ortamı ve pazarın artan talepleri proje yönetimini çok değiştirmiştir;

  • İş: Teknolojinin ilerlemesi iş temposunu artırdı
  • Strateji: Daha dinamik hale geldi ve tahmin edilmesi zorlaştı
  • İnsanlar: Gerçek bir ekip kültürü oluşturmak için daha işbirlikçi bir ortamda çalışmak zorundalar

Uyarlanabilir Proje Çerçevesi, sürekli değişen taleplerin üstesinden gelmek ve teknolojilerin gelişmesiyle birlikte değişikliklere tutarlı bir şekilde yanıt verebilmek için kullanılabilecek bir araçtır. Ekip yalnızca değişen ortama hazır olmakla kalmaz, aynı zamanda bir şeyler ters giderse doğaçlama yapmaya da hazırdır.

Nasıl Çalışır?

Uyarlanabilir Proje Çerçevesinin (APF) arkasındaki prensipler sabit değildir.Projenin farklı bir yaklaşım benimsediği ve gereksinimleri karşılamak için her yineleme noktasında dönüş yaptığı uyarlanabilir, yinelemeli bir yaklaşımdır.Genel olarak beş aşamalı bir süreçtir;

  1. Proje Kapsamı

Herhangi bir projeye başlamak için öncelikle projenin hedeflerini belirlemek önemlidir. Müşterinin gereksinimleri nelerdir? Beklentiler neler? Hem kuruluşunuzdaki hem de müşteri tarafındaki üyelerin belirli şeyleri belirlemek için işbirliği yapması gerekir.

  • Memnuniyet Koşullarını Belirleme: Paydaşlar memnuniyet koşullarını (proje gereksinimleri, hedefler ve beklenen sonuçlar) tanımlamalıdır. Gerçekte neyi başarmak istediğinizi anlamak oldukça önemlidir, aksi takdirde nasıl ilerleyeceğinizi bilemezsiniz. Herhangi bir yanlış iletişimi önlemek için, bir sonraki aşamaya geçmeden önce her paydaşın onaylaması sağlanır.
  • Taslak Projeye Genel Bakış Beyanı: Projeye genel bakış beyanı temel olarak memnuniyet koşullarının sonucudur. Bu belge, tüm paydaşlar tarafından üzerinde mutabakata varılan nihai ve onaylanmış konuların ana hatlarını çizer. Proje yöneticileri, etkinliği değerlendirmek için proje boyunca bu belgeye başvurabilirler. Uyarlanabilir bir çerçeve izleneceği için sürekki uyarlanması gerekir.
  • Gereksinimleri Önceliklendirmek: Proje yöneticileri ve paydaşlar projenin genel kapsamına karar vermek için işbirliği yaparlar. Bu esas olarak görevlerin sırası ile ilgilidir. Gereksinimler düzenlenir ve Proje Yöneticileri ile birlikte öncelikler gerçekçi bir şekilde belirlenir. Kritik gereksinimlerin atlanmasını önlemek için dikkatli bir değerlendirme yapılması gerekir. İş için belirli gereksinimleri karşılamamanın sonuçlarını değerlendirilir.
  • İş Kırılım Yapısı (İKY) Oluşturmak: İş kırılım yapısı, proje süreçlerini aşamalara ayırır. Ekiplerin maliyeti tahmin etmesine ve zaman çizelgeleri oluşturmasına olanak tanır. Ekip üyeleriyle işbirliği yapılarak hazırlanır.
  • Kapsam Üçgeninin Önceliklendirilmesi: Proje kapsam aşamasının son kısmı kapsam üçgeninin değerlendirilmesidir. Kapsam üçgeni kapsam, zaman ve maliyet altında tamamen kalite ile ilgilidir. Buradaki kısıtlamalar kolayca ayarlanabilir/uyarlanabilir, esnek olmayan veya takası mümkün olarak sınıflandırılabilir. Esnek olmayan kısıtlamalar çok önemlidir ve uyarlanabilir olanlar tartışılabilir.
  1. Döngü Programı

Proje kapsamı net olduğunda, projeyi mini projelere veya uyarlanabilir yönetim döngüsüne/yinelemelere ayırmaktır. Her döngü, bir veya daha fazla teslimat sağlamak amacıyla planlanmalıdır.Döngü programını etkili bir şekilde oluşturmak için Proje Yöneticileri aşağıdaki dört basit adımı izleyebilir:

  • İş kırılım yapısından görevleri tanımlama
  • Görev bağımlılıklarını belirleme
  • Görevleri gruplandırma ve ekip üyelerine atama
  • Çalışma programı oluşturma.

Amaç, ekibin üzerinde çalışacağı görevleri tanımlamak ve planlamaktır.Görevler daha önce belirlenen önceliklere göre tanımlanmalıdır.Ekip üyelerine görev atarken son tarihler belirlenir ve verimliliği engelleyebileceği için tüm görev bağımlılıklarını dikkatlice kontrol edilir.

  1. Döngü Yapısı

Ekip üyeleri kendilerine verilen görevler üzerinde çalışmaya başlarlar. Ekip ilerledikçe döngüler ayarlanabilir.Bazı gereksinimlerdeki değişiklikler nedeniyle tamamlanamayan tüm bekleyen görevler bir sonraki döngüye taşınır.Buradaki temel bileşenler şunlardır:

  • Kararlaştırıldığı gibi çalışmalara başlamak.
  • İlerlemenin izlenmesi ve döngü yapısının ayarlanması.
  • Mevcut döngünün planlanan tamamlanma zamanında sonlandırılması.
  • Bekleyen görevleri bir sonraki döngüye kaydırmak.
  • İyileştirmeye yönelik geri bildirimlerin/fikirlerin kaydedilmesi.
  • Sorunları takip etmek.

Geleneksel ve uyarlanabilir yaklaşım arasında dikkat edilmesi gereken temel fark, burada belirlenen zaman çizelgesinin sabit olmasıdır.Ekip bir teslimatı son teslim tarihinde kaçırırsa, teslimat bir kenara bırakılır ve sonraki döngülerde önceliklendirilir.Bir döngüde karşılaşılan tüm sorunlar bir sonraki döngüde ele alınır.Sürecin iyileştirilmesi açısından paydaşlarla net bir şekilde iletişim kurmak önemlidir.

  1. Müşteri Kontrol Noktası

Çıktıların veya sonuçların değerlendirilmesidir. Müşteri kaliteyi iyice incelemeli ve geri bildirim/öneri sunmalıdır. Proje yöneticisi, gelecek yinelemede ihtiyaç duyulan ayarlamaları veya değişiklikleri ele alarak planlamak için müşteriyle iletişim kurabilir.Sonraki döngülerde mevcut hataları önlemek için rota düzeltmeleri uygun şekilde düzenlenir.

Bundan sonra süreç tekrarlanarak devam eder. Proje yöneticisi ve ekip üyeleri döngü planına geri döner ve ardından müşteri döngüyü gözden geçirir.Yineleme proje tamamlanıncaya kadar devam eder.

  1. Nihai Rapor

Proje sonunda projenin başarısının değerlendirilmesi önemlidir.Proje yöneticisi, ekip ve müşteri, başarı noktalarını belirlemek ve varsa olumsuzluklar hakkında konuşmak için işbirliği yapabilir, iletişim kurabilirler. Her şey belgelenir ve paydaşlar deneyimlerini paylaşırlar. Bunların hepsi gelecekteki projeler için faydalıdır. Projenin nihai raporuna daha sonra uyarlama sürecini veya diğer kritik noktaları kontrol etmek için başvurulabilir.

Faydaları

  • Müşteriye Odaklanma: Ekip üyelerinin ana odak noktası, verimli bir sürecin ardından belgelenen proje kapsamına göre müşterinin ihtiyaçlarını karşılamaktır.
  • Müşteri odaklılık: Çerçeve, müşterileri her aşamada projeye dahil etmenize olanak tanır.Bu müşterilerin anlamlı katılımının onlara projenin ilerleyişini göstereceği ve değişikliklerin yapılabileceği anlamına gelir.
  • Değişime Odaklanma: Projedeki değişiklikler daha iyi bir çözüm ve teslimatlar için önemlidir.Projenin ilk aşamalarından itibaren geliştirme ekibi, daha iyi sonuçlar elde etmek için değişiklikleri uygulamaya hazırdır.
  • Önceliklendirme: Proje kapsamı ihtiyaçların önceliklendirilmesine yönelik olduğundan projeye değer katmayan işler ortadan kaldırılır. Bu, ekiplerin öncelikle önemli görevlere odaklanması ve projeyi zamanında teslim etmesi açısından faydalıdır.
  • Sürekli Geribildirim: Müşteriler ve ekip arasında açık bir iletişim olduğu için herkes söz sahibidir. Sürekli geri bildirim, olumlu sonuçlar elde etmek için projeyi doğru yönde ilerletmeye yardımcı olur.

Uyarlanabilir ve Geleneksel Proje Yönetimi

Uyarlanabilir Proje Yönetimi Geleneksel Proje Yönetimi
Planlama her proje döngüsü tamamlandıktan sonra yapılır. Planlama projenin başında bir kez yapılır.
Kaynaklar ve görevler her yinelemeden sonra planlanır ve döngü sırasında değişebilir. Kaynaklar ve görevler aynı anda planlanır.
Müşterilerin her döngüye katılımı. Müşteriler genellikle başlangıçta ve kapanışta iletişim kurarlar.
Geleceğe dair spekülasyon yoktur. Hedefler sabittir ve projenin geleceği bellidir.
Görev önceliklendirmesi çok önceden planlanmıştır. Gereksinime göre görev önceliklendirmesi yapılır.

Uyarlanabilir Proje Çerçevesi üzerinde çalışırken başarıya ulaşmak için: “Aşçı gibi değil, şef gibi düşünmek” gerekir. Bir aşçı genellikle başka birinin yazdığı mevcut tarifleri takip eder ve tadıyla ilgili bir sorun olduğunda veya bir malzeme kaybolduğunda zorlanır. Öte yandan bir şef, aynı lezzetli yemeği sunmak için mevcut olana uyum sağlayarak çalışır.

Benzer şekilde, tüm projeler benzersizdir ve bu projelere geleneksel yaklaşım her zaman doğru seçenek olmayabilir. Bu nedenle değişen proje gereksinimlerine ve önceliklere mevcut kaynaklarla uyum sağlamak önemlidir.

Uyarlanabilir çerçeve, projeleri yaratıcı bir şekilde tamamlamak için çevik bir yaklaşım ve alışılmışın dışında düşünme ile ilgilidir.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

PRiSM Metodolojisi

PRiSM™ Methodology

PRiSM, Green Project Management (GPM) tarafından 2013 yılında geliştirilen, ilkelere dayalı bir proje yönetimi metodolojisidir. Proje yönetimini, kârı artırırken projelere daha sürdürülebilir bir şekilde yaklaşmak için yeni araçlar sağlayan BM’nin Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SKH) ile birleştirir.

GPM’nin PRiSM modeli temel olarak Proje Yönetiminde Sürdürülebilirlik (İnsan, Kâr, Ürün, Gezegen ve Süreç) için 5P(People, Profit, Product, Planet, Process) Standardına dayanmaktadır. PRiSM, planlama sırasında proje sonrası etkiler dikkate aldığından tipik proje yaşam döngüsünün ötesine uzanır. PRiSM öncelikle çevresel etkilerin endişe verici olduğu inşaat ve altyapı dahil büyük ölçekli projelerde kullanılır. PRiSM dört önemli aşamadan ve prensipten oluşur.

PRiSM’nin Aşamaları

PRiSM’nin dört aşaması vardır. Bu aşamalar proje öncesinde başlar ve proje tamamlandıktan sonra da devam eder. Projenin çeşitli faaliyetlerini belirlemek, tanımlamak, kontrol etmek ve kapatmak için bu aşamaların tümü birbiriyle bağlantılıdır.

  • Ön Proje/Başlatma Aşaması: Projenin fizibilitesi 5P standartları dikkate alınarak belirlenir. Gerekçe ve sürdürülebilir yaklaşımdan oluşan bir iş senaryosu üretilir.
  • Planlama aşaması: Proje kapsamına göre proje planlama yapılır.
  • Yürütme ve kontrol aşaması: Planlanan faaliyetler proje planına göre yürütülür, kontrol edilir ve izlenir. İlerleme başlangıçtaki plandan saptığında düzeltici eylemler uygulanır.
  • Kapanış aşaması ve incelemeler: Proje tamamlanır ve sonuç teslim edilir. Gelecekte referans olarak yararlı olabilecek alınan derslerin kaydedilmesi için proje incelemesi ve gerekli dokümantasyon, projenin tamamlanmasından sonra gerçekleştirilir. 

PRiSM’in İlkeleri

PRiSM’in başarısı kurumsal bağlama bağlıdır. Bu nedenle, PRiSM ilkelerini kuruluş genelinde uygulamadan önce anlamak önemlidir.

  • Bağlılık ve Sorumluluk: Sağlıklı, temiz ve güvenli bir çevre, adil ücretlendirme, eşit fırsatlar, etik kazanımlar ve gerekli tüm yasalara uyum ihtiyacı karşılanır.
  • Etik ve Karar Verme: Çevreye yönelik kısa ve uzun vadeli olumsuz etkilerin belirlenmesi, azaltılması ve önlenmesi ile organizasyonel etik ve karar alma süreçleri uyumlu hale getirilir.
  • Bütünleşme ve Şeffaflık: Proje yönetiminin tüm yönlerinde ekonomik kalkınma, sosyal bütünlük ve çevrenin korunması arasındaki karşılıklı bağımlılık tanımlanır.
  • Kaynakların Geliştirilmesi: Kaynak ve teknoloji kullanımına bütünsel yaklaşılır.
  • Sosyal ve Ekolojik Eşitlik: Yaşam alanlarını ve çevrenin ekolojik duyarlılığı göz önünde bulundurarak yaşam ortamı eleştirel bir şekilde değerlendirmek için demografik dinamikler kullanılır.
  • Ekonomik Refah: Mevcut ve gelecekteki paydaşların ihtiyaçları dikkate alınarak finansal stratejiler oluşturulur.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

PRINCE2 Metodolojisi

Prince2 Project Management Methodology: Yes or No? | Infinity

PRINCE2 süreç tabanlı proje yönetimi metodolojisidir. PRINCE, başlangıçta İngiltere’de Merkezi Bilgisayar ve Telekomünikasyon Ajansı tarafından geliştirildi ve şu anda Devlet Ticaret Ofisi’nin bir parçasıdır. PRINCE2, iyi bilinen bir proje yönetimi metodolojisi olan PROMPT’a (Proje, Organizasyon, Yönetim ve Planlama Tekniği) dayanmaktadır. Proje yönetimi sorunlarına yanıt veren bu genel yaklaşım, çeşitli proje türleri için kullanılabilir. Ayrıca, kaynaklar ve riskler üzerinde daha iyi kontrol sağlamak için projeyi tanımlanmış adımlara uyarlayarak mantıklı ve organize hale getirir. Bu süreç bazlı yaklaşım, işin gerekçelendirilmesine ve sağlam bir organizasyon yapısı oluşturmaya odaklanır. Yedi prensip, tema ve süreçten oluşur ve bir projenin kendine özgü gereksinimlerini karşılayacak şekilde uyarlanabilir (AXELOS, 2020).

Prensipler

PRINCE2 metodolojisi yedi temel prensibe dayanmaktadır;

  • İş Gerekçesine Dayanma: Bir projenin devam ettirilmesi/yönetilmesi için makul bir gerekçe gereklidir. Değilse gerçekleştirilmemeli ya da kapatılmalıdır.
  • Deneyimlerden ders almak: Proje üyeleri iyi deneyimleri tekrarlayabilmeli ve önceki proje deneyimlerinden kaynaklanan hatalardan kaçınabilmelidir. Öğrenilen dersler gelecekte kullanılmak üzere belgelenmelidir.
  • Kuralları ve sorumlulukları tanımlama: Proje ekibi iyi tanımlanmış bir organizasyon yapısına sahip olmalıdır. Her birey kendi rolleri ve sorumlulukları konusunda net olmalıdır.
  • Aşamalarla yönetme: Tüm proje, iyi planlanması, izlenmesi ve kontrol edilmesi gereken yönetim aşamalarına bölünmelidir. Devam ya da dur kararları aşama sonlarında alınır.
  • İstisnalarla yönetme: Her proje hedefine belirli bir tolerans verilir. Proje Yönetişimi ile proje yöneticisi arasındaki toplantılar ancak tolerans seviyesinin aşılması durumunda yapılır.
  • Ürüne odaklanma: Projenin paydaşları, yanlış anlaşılmayı önlemek için ürünün doğasını anlamalı ve üzerinde anlaşmaya varmalıdır.
  • Uyarlama: PRINCE2, projenin benzersizliğini kabul eder, böylece standart PRINCE2 metodolojisinden sapmadan özelleştirmeye izin verir (Devlet Ticaret Ofisi, 2002).

Temalar

  • İş Senaryosu: İş senaryosu projenin gerekçelerinden, maliyet-fayda analizinden, tanımlanmış roller ve sorumlulukların bir listesinden ve faydaların gözden geçirilmesinden oluşur.
  • Organizasyon: Organizasyon yapısını tanımlar, rol ve sorumlulukları açıklar.
  • Kalite: Proje yöneticisi, ürünün gereksinimleri karşılayıp karşılamadığını ve “amaca uygun” olup olmadığını kontrol eder.
  • Planlar: Plan, stratejik planlama ve sorunsuz ürün teslimatı için gerekli adımları tanımlar.
  • Risk: Riskler, projenin başarı olasılığını artırmak için öngörülebilir sorunların belirlenmesine ve bunlara hazırlık yapılmasına yardımcı olur.
  • Değişiklik: PRINCE2, değişikliğin kaçınılmaz olduğunu kabul eder. Gerekli değişiklikleri değerlendirmek ve onaylamak için değişen bir temaya sahiptir. Değişiklik yetkilisi önerilen değişikliklerin değerlendirilmesini ve onaylanmasını denetler.
  • İlerleme: Projenin performansı başlangıç planıyla karşılaştırılarak değerlendirilir. Herhangi bir sapmanın gözlemlenmesi durumunda PRINCE2 kontrol ve izleme teknikleri kullanılır.

Süreçler

PRINCE2 süreçleri ilkelerin ve temaların uygulandığı yerdir. Süreçler aynı zamanda projenin farklı aşamalarında karar vericiyi de belirler.

  • Proje Öncesi: Projenin fizibilitesi yapılır. Üyelere roller atanır, başlangıç aşaması planı yapılarak proje özeti hazırlanır.
  • Proje başlatma: Müşteriye proje hakkında bilgi verilir. Proje yöneticisi, proje kurulu tarafından onaylanacak bir proje başlatma belgesi hazırlar.
  • Proje Yürütme: Kilit kararlar alınır. Planlar onaylanır ve kaynaklar tahsis edilir.
  • Aşama Kontrolleri: İzleme, kontrol etme, ilerleme hakkında üst yönetimi bilgilendirme, sapma görüldüğünde aksiyon almaya odaklanılır.
  • Ürün Teslimatlarını yönetme: Proje yöneticisi beklenen ürünü kontrol eder, izler ve teslim eder. Proje yöneticisini düzenli aralıklarla günceller. Projede beklenti ve toleranslar açıkça tanımlanmıştır.
  • Aşama kapanışlarını yönetme: Mevcut durum, riskleri dikkate alarak sonraki planları onaylayacak olan proje kurulu tarafından değerlendirilir.
  • Projeyi kapatma: Ürün, üzerinde anlaşılan şartlara uygun olarak müşteriye teslim edilir. Gerekli dokümantasyonlar yapılır ve proje resmi olarak biter.

Uyarlama

PRINCE2 projelerin benzersiz olduğunu kabul eder. Kullanılan teknikler ana fikri kaybetmeden projeye göre özelleştirilebilir.

Görev ve Sorumluluklar

  • Müşteri: Projenin parasını ödeyen ve önemli kararlar alma yetkisine sahip olandır.
  • Kullanıcı: Proje çıktılarını kullanacak veya projeden etkilenen kişilerdir.
  • Tedarikçi: Projeyi yürütmek için bilgi ve becerilerine ihtiyaç duyulan profesyonellerdir.
  • Proje yöneticisi: Projeyi yöneten ve projenin başlangıç planına göre ilerlemesini sağlayan kişidir.
  • Proje ekibi: Projede yer alan ve gerekli görevler yerine getiren kişilerdir.
  • Ekip yöneticisi: Proje ekibine liderlik eder, ekibin faaliyetlerini denetler ve ilerlemeyi Proje Yöneticisine rapor eder.
  • Yönetici: Proje ekibini planlarını gerçekleştirmek için yeterli olanaklarla destekleyen kişidir.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Projelerde Sorun Çözme Adımları

The Problem-Solving Process

Projelerde sorunları çözmek için sıralı adımların kullanılarak veri toplanması, analitik bir yaklaşım benimsenmesi gerekir. Proje Yönetimi Metodolojilerinin basitçe geçtikleri sürecin detaylı bir örneği aşağıdadır;

  • Sorunu tanımlamak
  • Sorunu anlamak
  • Verilerin toplanması
  • Çevresel etkileri anlamak
  • Varsayımları anlamak
  • Kısıtlamaları bilmek
  • Sorunun ve çözümün sınırlarını bilmek
  • Sorun çözme ekibini toplamak
  • Alternatifler üretmek
  • Varsayımları ve kısıtlamaları yeniden tanımlamak
  • Takasları(ödünleşmeleri) değerlendirmek
  • Çözümün etkisinin değerlendirmek
  • En iyi seçeneğin belirlemek veseçmek
  • Seçenek için onay almak
  • Seçeneği uygulanmak
  • Çözümü izlemek ve kontrol etmek.

Çoğu kurum bu adımların tamamını gerçekleştirir ancak adımların tümü şirketin yaklaşımının bir parçası olarak açıkça tanımlı olmayabilir. Ayrıca adımların birçoğu ardışık değil aksine paralel olarak yapılabilir.

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler

Proje Yönetiminde Faz Kapısı Yaklaşımı

Faz kapısı yaklaşımı, projelere rehberlik eden, fikirden ürün lansmanına kadar yapılandırılmış bir yol haritası sağlar. Aşama kapısı, projeyi daha küçük parçalara veya aşamalara böler. Her aşamanın sonunda, projenin bir sonraki aşamaya geçmeye hazır olup olmadığını görmek için  gözden geçirme yapılır. Tollgate, Stage-Gate® veya Şelale metodolojisi olarak da bilinir. Genellikle yeni ürün geliştirmede kullanılır çünkü projenin kapsamını ve maliyetlerini başlangıçta belirlemelerine yardımcı olur, riski kontrol etmek ve yönetmek için sistematik bir yöntem sağlar.

Faz Kapısı Metodolojisi Nedir?

Faz kapısı metodolojisi, ürün geliştirmeye bütünsel ve genel bakış sağlar. Projeyi aşamalara ayırır. Her aşama, belirli bilgileri toplamak ve/veya belirli hedeflere ulaşmak için tasarlanır. İşlevler ekipler arası işbirliği ile geliştirme sürecine entegre edilir. Her aşama , bir kişinin veya ekibin, aşamanın hedeflerini ne kadar iyi karşıladığını değerlendirdiği ve projenin devam edip etmeyeceğine ve nasıl devam edeceğine karar verdiği bir gözden geçirme ile sona erer.

Faz Kapısı Süreci

 

Faz kapısı, yeni ürün geliştirme için kullanılmakla birlikte, metodoloji, süreç değişiklikleri ve iyileştirmeleri de kullanılır. Faz kapısı, adım adım geliştirme ve gözden geçirme süreciyle sınırlı değildir. Mühendislik, tasarım, pazarlama ve diğer iş süreçleri, departmandan departmana geçiş yerine aynı anda çalışabilirler.

Phase Gate İşinizi Nasıl Geliştirebilir?

Faz kapısı süreci, net kontrol noktaları olan bir yol haritasına dayandığından, maliyetleri kontrol ederek, riskleri en aza indirerek ve kaliteyi sağlayarak projenin yürütülmesini sağlar. 

  • Karlılık: Faz kapısı, fikirleri ve yeni ürünleri hızlı bir şekilde tanımlamanıza, iyileştirmenize ve geliştirmenize yardımcı olur. Pazarda başarıya ulaşmanız için size yön verir. Ürünler daha hızlı piyasaya sürüldüğünde, satışlar ve kâr artar. Her aşamada ölçülebilir veriler ve kıyaslamalar kullanıldığında öngörülebilir proje yaşam döngüleri ve yüksek performans yaratabilirsiniz.
  • Stratejik Odak: Faz kapısı gerçeklere dayalı incelemelere dayanır. Doğru projeleri, doğru yapmanızı sağlar. Şirketlerin proje portföyü oluşturmak için içgüdülerine veya duygularına güvenmeleri gerekmez. Faz kapısı, projenin başarı olasılığını değerlendirmek için bir yol sunar ve bu gelecekteki sorunları ortadan kaldırmanıza yardımcı olur. Değerlendirme  süreci, hangi projelerin ileriye götürülmesi gerektiği ve ürün yaşam döngüsü boyunca hedefe ulaşılıp ulaşılmadığı konusunda size gerçek zamanlı analizler sunarak optimizasyon yapmanızı sağlar. Projenin hızını, kapsamını ve bütçesini izleyen bir yaklaşım, kontrol ve denge sağla. Faz kapısı, doğru projelere odaklanma, daha iyi portföy yönetişimi ve çevik karar vermeyi sağlar. Yönetime, projelerin ne zaman daha fazla yatırıma ihtiyaç duyduğunu belirlemek için anahtar verileri verir.
    Proje Hunisi
  • Sorun Azaltma: Faz kapısı, proje ve ürün yaşam döngüsünün her aşamasında inceleme için gerekli çıktıları ve kriterleri açıklar. Bir kapıdan geçene kadar bir sonraki aşamaya geçemezler. Çapraz işlevli proje ekip üyeleri aşama üzerinde çalışırken, bu çıktılara odaklı çalışırlar. Faz kapısı, herkesi aynı sayfada tutan ve üretim hatalarını, riskleri ve kaynak israfını azaltan net beklentiler belirler.
  • İletişim ve İşbirliği: Faz kapısı, projeler süreç boyunca ilerlerken etkili iletişimi, işbirliğini ve işlevler arası etkileşimi teşvik eder. Fikirden lansmana geçişte, projenin fizibilitesi, planlaması, tasarımı, uygulaması, pazarlaması ve testi üzerinde bir dizi departmanın rolü olacaktır. Başarılı proje/ürün yaşam döngüsü oluşturmada kilit paydaşlar, müşteriler, ortaklar ve tedarikçiler esastır. Her aşamada ekipler, gözden geçirme kriterlerini karşılamak için diğer departmanlarla çalışırlar. Farklı departmanların temsilcileri ve yöneticileri, kriterleri değerlendirirken kapı incelemesinde işbirliği yaparlar. Proje üzerinde işbirliği, organizasyon genelinde kültür değişimi için itici güç sağlayabilir.

Adımlar

Faz kapısı, yeni ürün geliştirmenin yanı sıra daha küçük proje ile ilgili değişiklikleri yönetmeyi içerir. Her aşama, personel ve işlevsel sorumlulukların yanı sıra çıktıları tanımlayan kendi kapsamını, hedeflerini ve faaliyetlerini içerir. Her kapı, projenin bir sonraki aşamaya geçmesi için karşılanması gereken kriterleri ve sonuçları içerir. 

Faz kapılarının sayısı ve içeriği projenin/ürünün yaşam döngüsünün başlangıcında ayarlamak gerekir. Belirlenen kapılar, yönetim ve proje ekibinin, projenin durumunu ve riskini iç ve dış kriterlere göre değerlendirmesini sağlar. Faz kapıların zamanlaması projenin/ürünün boyutuna, karmaşıklığına ve ilerlemesine bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Faz kapısı sürecindeki adımlar aşağıdaki gibidir:

Faz Kapısı Modeli

Aşama 0: Fikir Oluşturma veya Keşif

Başlangıç ​​aşaması, şirketinizin hangi ürünleri ve projeleri üstlenmek isteyebileceğine ve bunları takip etme kapasitenizin olup olmadığına karar vermek içindir. Fikirler genellikle bir pazar ihtiyacını belirlemek ve ardından potansiyel bir çözüm sunup sunamayacağınızı belirlemekle başlar. Fırsatları keşfetmek ve fikirler önermek için bazı ön analizler yapılır. Bu faz kapısı, karar vericilerden fikrin çabaya değer olduğuna dair onay alma ile tamamlanır.

1. Aşama: Kapsam Belirleme veya Konsept Geliştirme

Bu aşamada, mevcut veriler toplanır ve fikir hakkında ilk araştırma yapılır. Aşağıdaki gibi SWOT Analizi yapılabilir;

  • Güçlü Yönler: Ürününüz tüketiciler için nasıl değer katıyor? Ürünü geliştirmenize hangi kaynaklar yardımcı olacak? Teknik faydaları nelerdir?
  • Zayıf Yönler: Ürüne yatırım yapmak için kaynaklarınızın sınırları nelerdir? Hangi kapasiteyi eklemeniz gerekir? Başka hangi faktörler gelişmeyi sınırlayabilir?
  • Fırsatlar: Ürün, mevcut müşterilerin ihtiyaçlarını ve pazar trendlerini nasıl ele alıyor? Potansiyel müşterilere ne sunacak?
  • Tehditler: Rakipler neler sunuyor? Hangi ekonomik koşullar ürününüzün gelişimini sınırlayabilir?

Bu aşamada, projenin/ürünün potansiyelini değerlendirmek ve başarısına yönelik tehditleri değerlendirmek için gerekli bilgiler kullanılır. Faz kapısı, yönetim onayıdır. 

2. Aşama: İş Gerekçesinin Oluşturulması ve Plan

Konsept geliştirmenin son adımıdır. Bu aşama, derinlemesine araştırma yapmaya, projenin/ürünün finansalı ve teknik fizibilitesini analiz etmeye ve ayrıntılı bir tasarım ve proje planı oluşturmaya odaklanır. Bu aşamanın unsurları aşağıdaki gibidir;

  • Ürün Tanımı ve Analizi: Kullanıcının ihtiyaçları ve istekleri nelerdir? Müşteri için değeri nedir? Ürün ne gibi faydalar ve özellikler sunmalıdır? Pazar büyüklüğü ve büyüme oranı nedir? Ürün teknik olarak uygulanabilir mi? Ürünü üretmek için hangi süreçlere, kaynaklara ve operasyonlara ihtiyacınız var? Bu süreçler, kaynaklar ve operasyonlar için maliyet analizi nedir? Pazar ve teknik analizler ile prototiplerin nasıl geliştirileceği belirlenir ve geri bildirim toplanır. Ürün tanımı, yeni ürünün iş, risk ve finansal analizlerini içermelidir.
  • İş Durumu: Projeyi/Ürünü geliştirmenin gerekçesini içeren bir belge oluşturulur. Projenin neden başarılı olacağını açıklamak için iş ve finansal analizler kullanılır. Tüm yasal, sağlık ve güvenlik gereklilikleri dahil edilmelidir.
  • Proje Planı: Proje planındaki görevler, kilometre taşları, kaynaklar ve zaman çizelgesini hazırlanır. Bu adımda Gantt grafiği kullanmak, kaynak tahsisi ve zaman çizelgesi konusunda faydalıdır.
  • Fizibilite: Ürünün gerekçesini gözden geçirmek ve planın başarılı olma şansını değerlendirmek için çeşitli departmanların bakış açıları dikkate alınır.

Bu aşamanın sonunda, iş gerekçesi ve plan gözden geçirilir. Proje/Ürün yeterli potansiyele sahipse bir sonraki aşamaya geçilir ve organizasyon projeye/ürün geliştirmeye başlar.

3. Aşama: Proje/Ürün Geliştirme

Planları uygulama ve konsepti gerçeğe dönüştürmektir. Çapraz işlevli ekip çalışması, projeyi gerçekleşitirmenizi, ürünü üretmeye başlamanızı sağlar. Bu aşamada aşağıdaki aktiviteler gerçekleştirilir;

  • Planan uygun gerçekleştirmeler yapılır.
  • Zaman çizelgesi düzenli olarak gözden geçirilir ve güncellenir.
  • Proje sonrası dikkate alınarak planlama yapılır.
  • Müşteri geri bildirimi toplanır ve testler yapılır.
  • Geliştirmeyi SMART (spesifik, ölçülebilir, uygulanabilir, gerçekçi ve zamana bağlı) hedeflere göre yönetilir. 

Bu aşamanın sonundaki çıktı, test edilmiş çıktıdır. Bu testlere göre sonuç yeterli değilse kapı kapalı kalacaktır.

4. Aşama: Test Etme ve Doğrulama

Bu aşamadaki testler, proje sonucu ortaya çıkan ürünü veya hizmet sürecini doğrular. Çıktıda, müşteri kabulü ve finansal varsayımlarla ilgili herhangi bir sorun olup olmadığı değerlendirilir.

Bu aşamanın sonunda ürün artık bir prototip değildir. Son haliyle,  sahip olacağı özelliklerin ve işlevlerin çoğuna sahiptir. Faz kapısı incelemesi, çıktıyı onaylar.

5. Aşama: Ürün Lansmanı ve Pazarlama

Ürün üretime, tam operasyona ve pazara girer. Ürün fiyatını, başlangıç ​​ürün hacmini, dağıtım kanallarını ve üretim, envanter ve müşteri desteği politikaları belirlenir. Lansman ayrıca müşteri talebi oluşturmak, pazar ihtiyaçlarını tahmin etmek ve satış personeli eğitimi vb. pazarlama stratejinizi uygulamayı içerir.

Proje Yönetiminde Faz Kapısı Nasıl Kullanılır?

Faz kapısı, proje yöneticilerine tek boyutlu bir metodoloji yerine her proje için süreci özelleştirme esnekliği verir. Faz kapısı, kaotik fikir üretimini yönetilebilir adımlara bölerek, organizasyonun proje kültürü haline gelebilecek bir proje yönetim süreci ve disiplini teşvik eder. İş süreçleri ve proje yönetiminin insan boyutuyla uyumlu çalışır.

Bu proje yönetimi tekniği, bir kapı ile aşamanın sonunu gözden geçirdiğinden, proje yöneticilerinin bir proje üzerinde büyük etkisi ve büyük sorumluluğu vardır. Proje yöneticileri için “merdiven” (projenin ilerlemesine izin veren) veya “oluk” (projeyi yeniden çalışma veya gözden geçirme için geri gönderme tehlikesi) ile karşılaşıp karşılaşmayacakları üzerinde önemli bir etkisi vardır.

Faz kapısı incelemelerini etkin bir şekilde yönetmek için proje yöneticileri, net iletişim, bağlılık, departmanlar arası işbirliği ve güçlü karar verme becerileri sergilemelidirler. Her faz kapısında proje yöneticisi, PMBOK’tan ilgili bilgi ve uygulama alanlarını ve bunlara bağlı planları gözden geçirmelidirler. Proje yöneticileri, aşağıdakileri yapmak için faz kapısı incelemelerini kullanabilirler;

  • Her aşamada riskleri yönetmek
  • Proje planlarını güncellemek ve kaydedilen ilerlemeyi göstermek
  • Faz kapısı incelemesinden sonraki kapsam veya zaman çizelgesindeki değişiklikleri açıklamak
  • Bir sonraki aşama için planları tanımlamak

Faz Kapısı Gözden Geçirme Süreci

Her aşama , performansı projenin başında belirlenen hedeflerle karşılaştıran bir kapı ile tamamlanırFaz kapısı inceleme, projenin sorunlarını belirleme ve ilerlemeyi değerlendirme fırsatı verir.

İncelemelerin hızı, projenin ilerleme hızına ve projenin karmaşıklığına göre belirlenir. Projenin büyüklüğüne bağlı olarak gözden geçirmeler, herhangi bir zamanda yapılabilir. Her projede gerektiğinde gözden geçirmeler yapılabilir, birkaç proje için gözden geçirmeler birleştirilebilir veya düzenli toplantılarla yapılabilir. Herkesi aynı sayfada tutmak için, her faz kapısının benzersiz bir adı veya numarası olmalıdır, böylece herkes aşamaların ve kapıların sırasını bilir.

Faz kapısı incelemeleri, proje riskini gözden geçirmeye ve kontrol etmeye, proje kapsamındaki (resmi veya gayri resmi) herhangi bir değişikliği izlemeye ve beklenen değeri sağlamaya  paydaşları dahil etmek için resmi bir araçtır. İncelemeler Sponsorun projenin iş durumunu doğrulamasını sağlar.

Faz kapısı incelemesinin başarısı, proje yöneticisinin faz kapısı başarı kriterlerini oluşturma yeteneğine bağlıdır. Proje yöneticileri, faz kapısı incelemesinde değerlendirilen sonuçlara ilişkin aşamadaki faaliyetleri yönlendirirler. İncelemede alınan kararlar, iş durumu ve risk analizleri dahil olmak üzere mevcut bilgilere dayanır. 

İncelemeler projenin ilerlemesine, bağlamına, kapsamına ve risklere göre özelleştirilir. İnceleme ekibi, değişiklikleri uygulama, bir sonraki aşamaya geçme veya projeyi bitirme kararını verir. Her faz kapısı incelemesi aşağıdakileri içerir;

  • Girdiler: Proje yöneticisi ve ekibinden gelen çıktılar ve belgelerdir. Bu çıktılar ve kabul kriterleri, bir önceki faz kapının çıktısı olarak belirlenir ve ilgili faaliyetlere dayanır.
  • Kriterler: Projenin değerlendirildiği ölçütler, kriterler veya sorulardır. Girdilerin kalitesi değerlendirilir ve yaklaşım doğrulanır.
  • Gözden Geçirme Süreci: Bu değerlendirme, projenin ilerleyip ilerlemeyeceğine karar vermeye yöneliktir. Projenin çıktılarının, belgelerinin, iş mantığının (yani, projenin ekonomik ve ticari açıdan hala uygulanabilir olup olmadığı) ve amacının gözden geçirilmesini içerir. Ayrıca projenin doğru önceliğe sahip olup olmadığının, doğru sayıda kaynak tahsis edilip edilmediğinin ve projenin hala geçerli olup olmadığının değerlendirilmesi yapılır. Proje tarihinin bir özetini ve bir sonraki faz kapısı için yakın vadeli planlara atıfta bulunulur.

Faz kapısı incelemesinin çıktıları, sonuçlar ve sonraki adımlardır. Aşağıdakilerden birine karar verilir;

  • Devam: Proje bir sonraki aşamaya geçmeye hazır.
  • Öldür: Proje daha fazla çabaya değmez.
  • Beklet: Proje geçici olarak durdurulur. Değeri var, ancak diğer projelerin öncelik alması daha iyidir.
  • Geri Dön: Proje devam etmeden önce bazı değişikliklerin yapılması gerekiyor. Koşullu devamdır.

Proje yeşil ışık ya da koşullu onay alırsa, proje yöneticisi bir sonraki aşama için eylem planını oluşturur, kaynakları talep eder, görevleri ve çıktıları tanımlar.

Faz Kapısı Süreçleri

  • Altı Sigma : Altı Sigma projeleri, her aşamanın sonunda faz kapı incelemeleri ile beş aşama kullanarak hem organizasyonel hem de operasyonel sorunları ele alır:

    • Tanımla: Sorunu, proje hedeflerini ve müşteri çıktılarını tanımlayın.
    • Ölçme: Sorunu ölçmek için sürecin veya ürünün mevcut performansını ölçün.
    • Analiz et: Sorunun nedenini belirleyin ve analiz edin.
    • İyileştirin veya Uygulayın: Süreci iyileştiren çözümü uygulayın.
    • Kontrol: Gelecekteki performansı kontrol ederek çözümü koruyun.

Her aşamanın sonunda yapılan faz kapısı incelemesi, projenin devam edip edemeyeceğini belirler. İncelemeler genellikle koç, proje şampiyonu veya sponsor ile birlikte Yeşil Kuşak/Kara Kuşak/Usta Kara Kuşak, kalite konseyi ve yönlendirme komitesi veya üst yönetim tarafından yürütülür. Her faz kapısı incelemesindeki araçlardan bazıları kontrol sayfaları, proje teslim edilebilirleri belgesi ve kilometre taşları listesidir.

  • Şelale: 1980’lerde Lockheed’in Yazılım Teknoloji Merkezi Müdürü Winston Royce’un çalışmasından alınan Şelale metodolojisi, projeyi belirli çıktılar ve bir gözden geçirme süreci ile yedi aşamaya böler:

    • Kavram: Ürünün işlevi ve amacı da dahil olmak üzere neyin tasarlanması gerektiğini tanımlama.
    • Başlatma: Proje ekibini bir araya getirme ve hedefleri, kapsamı ve çıktıları tanımlama.
    • Gereksinim Toplama ve Analizi: Fizibilite analizi yapma ve nihai ürünün özelliklerini listeleyen gereksinim belgesi oluşturma.
    • Tasarım: Gereksinimlere dayalı tasarımı oluşturma. 
    • Uygulama: Sistemi veya ürünü geliştirme.
    • Test: Ürünün veya sistemin kusurları veya hataları olup olmadığını inceleme, müşterilerin sorun yaşamadığından emin olma.
    • Bakım: Müşterilerden performans hakkında geri bildirim sağlama. İşlerin sorunsuz çalışmasını sağlamak için ayarlama veya değişiklik yapma.

Proje gözden geçirme kapılarından herhangi birinde başarısız olunursa, Şelale yaklaşımı yinelenemeyebilir. 

  • Stage-Gate: Robert Cooper tarafından geliştirilmiştir. Faz kapısı gibi, amaç yeni ürün geliştirmeyi daha etkili hale getirmektir. Faz Kapısı incelemeleri kalite kontrol için kullanılır. İncelemeler, projenin devam edip etmeyeceğine, revize edilip edilmeyeceğine veya sonlandırılıp sonlandırılmayacağına karar vermek için kontrol noktaları olarak hizmet eder. Kapı incelemesinde bir sonraki aşama için eylem planları geliştirilir.

  • Gelişmiş Ürün Kalite Planlaması (GÜKP): 1980’lerin sonlarında Ford, GM ve Chrysler tarafından geliştirilen GÜKP, üç büyük otomotiv şirketi ve tedarikçileri arasında bilgi paylaşmanın yanı sıra geliştirmeyi yönlendirmenin standart bir yolu haline gelmiştir. GÜKP, geliştirme, sanayileşme ve ürün lansmanını kapsayan yapılandırılmış bir süreçtir. Amaç, herhangi bir üretim başlamadan önce ürün kalite planı geliştirmektir. Süreç, tasarım sağlamlığı, tasarım testi ve spesifikasyon uyumluluğunu kapsar. Her sektöre uygulanabilir. GÜKP sürecindeki adımlar şunlardır:

    • Planla ve Tanımla: Ürün gereksinimlerini geliştirmek için müşteri beklentilerini, isteklerini, ihtiyaçlarını ve isteklerini belirleme.
    • Ürün Tasarlama ve Doğrulamayı Belirleme: Ürün prototipi oluşturma için tasarım özelliklerini, toleransları, malzeme özelliklerini ve planlarını tamamlama.
    • Tasarım ve Geliştirme: Ürün detaylarını ve üretim maliyetlerini korurken üretim tekniklerini ve üretim sürecini tanımlama.
    • Ürün ve Süreci Doğrulama: Üretim sürecini, kaliteyi ve kapasiteyi doğrulamak için test aşamasını başlatma.
    • Başlatma, Değerlendirme, Geri Bildirim Alma ve İyileştirme: Üretimi başlatma ve müşterilerden geri bildirim alma. Süreçleri değerlendirme, düzeltici önlemleri alma ve sürekli iyileştirmeye odaklanma.

Üretim başlamadan önce müşteri ve tasarım özelliklerinden üretim kapasitesine, ürün paketlemesine ve üretim öğelerindeki teknik testlere kadar tüm konular belirlenir.

Projenin devam etmesi için her aşamanın incelemeden geçmesi gerekir. 

 

Türkçe eğitimler

İngilizce eğitimler